İçimdeki Öfkeyi Hangi Duayla Yenebilirim?

By | 21 Haziran 2019

Öfke, insan için en güçlü ve tehlikeli duygulardan biridir. Nefsin belki de en güçlü silahı, öfkedir. Çünkü insan, tehlikesini bildiği halde bu güçlü duyguya yenilebilir. Nefsin tehlikeli ve sonuçları riskli bir oyunu olan öfkeyi yenmek için, Allah’ın gazabı hatırlanmalı ve Ondan af ve mağfiret dilenmelidir. Af talebimizin içine şu dualarımızı da koyarsak öfkemize güçlü bir darbe vurmamız mümkün olabilecektir:
(Eûzü bikelimâtillâhi’t-tâmmeti min ğadabihî ve igâbihî ve şerri ibâdihî ve min hemezâti’ş-şeyâtîni ve en yahdurûn) “Allah’ın eksiksiz, tam olan kelimeleri ile O’nun öfkesinden, cezasından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve beni kötülüğe atan beraberliklerinden Allah’a sığınırım.”
BU DUALAR BİZE NE ANLATIYOR:
“Allah’ın tam ve eksiksiz kelimeleri ile O’nun öfkesinden, cezasından, kullarının şerrinden, şeytanın vesveselerinden ve beni kötülüğe atan beraberliklerinden Allah’a sığınırım” duasıyla, en tehlikeli duygulardan biri olan öfkeyi Allah’ın izniyle yenebiliriz. Öfke, ateşe benzer. Toprağın hali ise, vakar içerisinde sükûnettir. Ateşin hali yanmak, dalgalanmak, hareket ve ızdıraptır. Kin; çekememezlik, öfke ve hışmın neticesidir.
Süleyman (a.s.) oğluna hitaben; “Oğlum sakın fazla celallenme; zira fazla hiddet, yumuşak; halim olan insanların gönüllerini incitir” derdi. Hasan-ı Basri ise öfke hakkında şu sözleri dile getirirdi: “Öfkelenip kimseye kızma. Zira insanın insana en çok hükmedeceği zaman, insanın öfkeli ve hiddetli anıdır. Bunun için hiddetini sükûnetle yenmeye çalış. Sakın acele etme, zira acele ettiğin zaman nasibini kaybedersin. Yakınına ve uzağına karşı yumuşak ol, zalimlerden olma.”
Bu noktada âdemoğlunu aldatmakta şeytana en çok yardımcı olan ahlak, öfkedir. İnsan kızdığı zaman, şeytan onu, çocuk topacının çevrildiği gibi kendi elinde çevirir.Demek ki fıtratı ateş olmayan, aksine toprak olan insana yakışan özellik, sükûnet ve yumuşak huyluluktur. Aslında öfke ve acelecilik, bir nevi doğuştan gelen İnsanî vasıflarımızdan sapmadır.
Peki, bizi mükemmel insan fıtratından uzaklaştıran öfkeyi yenmenin çareleri ne? Bu konuda Gâzâlî bize yardımcı olmaktadır:
Öfkeyi yenmenin ilk çaresi; affın, yumuşak huyluluğun, tahammülün üstünlüklerini, bu konuyla ilgili âyet ve hadisleri düşünerek, intikam hırsından vazgeçmeye çalışarak öfkeyi yenmeye çalışmaktır.
İkinci çare; Allahu Teâlâ’nın öfkelenenlere vereceği cezalar hususunda kişinin uyanık olmasıdır. Nitekim öfkeyi yenmemizi sağlayan dualarımızın birinde, “Allah’ım bizi öfkenle öldürme, azabınla da helâk etme, bu azabından önce bize afiyet içinde ölüm ver” diyerek, Allah’ın öfkesinden yine O’na sığınıyoruz. “Öfkesinden ve cezasından O’na sığınıyoruz” diyerek, Allah’ın öfkesinden çekiniyoruz. Üçüncü çare; kişinin kendisini düşmanlığın, intikamın neticelerinden ve hasmınm da aynı şekilde karşılıkta bulunacağını hatırlatmak suretiyle korkutmaktır.
Dördüncü çare; kişinin öfke anındaki çehresinin çirkinliğini düşünmesidir.
Beşinci çare; hangi sebepten intikam peşinde olup öfkesini yenmek istemediğini düşünmektir.
Altıncı çare; kendi muradını, Allah’ın iradesine tercih etme yanlışlığıdır.
Bilinçaltımızda öfkemize sebep olan hakiki nedeni bularak daha sonra, öfkeyi yenmek için bu altı çare üzerine yoğunlaşıp bilinçaltımıza bu dualarımızla birlikte söz edilen çareleri telkin etmeliyiz. Bu telkinleri ve teknikleri her öfkelendiğimizde alışkanlık haline getirerek uygularsak öfkemizi kontrol altında tutmayı başarabiliriz.
Öfke, sinsi vesveseci olan şeytan ve nefsin fısıltıyla gelen tahripkâr sesi ile oluşur. Vesvese; aslında hem manevî, hem de psikolojik bir hastalıktır. Arı uğultusuna benzer. Vesveseyi dinlemek, arı kovanına çomak sokmak gibidir. Sinsi vesveseci, insanı, obsesyon denilen takıntılara yönlendirir. Vesvesenin bizi güzel olandan saptırmaya çalışan bir ses olduğunu düşünmek, psikolojik ve manevî tedavi imkânlarını denemek, vesvesenin sesinin kesilmesine neden olur.
Vesveseyi dinlememek, görmezden geldiğimiz arının bizimle uğraşmaktan vazgeçmesine benzer. O zaman vesvese, arı vızıltıları gibi beynimizin içini doldurmaz. Vesveseyi dinlersek, vesvesenin sesi bizi öfke ve hiddet ile maddî ve manevî yıkıma götürür. Vesvese, bazen psikolojik sıkıntı ve tatminsizlik; bazen de takıntı hastalığı olarak kendini gösterir. İşte öfkemizi kontrol edeceğimiz sığınma dualarıyla; vesvese kaynaklı öfke ve takıntılarımızı tedavi etmiş oluruz.