Gece İbadetleri Nelerdir?

By | 24 Mart 2015

gece-ibadetleri-nelerdir   Buhârî, Müslim ve diğer hadis kaynaklarında bu konuda pek çok rivayet yer almaktadır. Bunlardan bir kısmım zikredelim.
Abdullah’tan (r.a.) nakledilmiştir:
Hz. Peygamber’in huzurunda birinden söz edildi ve “Ey Allâh ’in Rasûlü! Falanca kişi, dün gece deliksiz uyudu, sabaha kadar hiç namaz kılmadı ” denildi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s. a. v.), “Onun kulağına şeytan işemiş. ” buyurdu.
Bir haberde şöyle varid olmuştur:
“Kişi uyuyunca şeytan onun başına üç düğüm atar. Yatağından doğrulup Allah 7 hatırına getirirse bir düğüm çözülür, abdest alırsa ikinci düğüm de çözülür, üstüne iki rekât da namaz kılarsa bütün düğümler çözülür. Böylece dinç ve gönlü rahat olur. Aksi halde tembel ve uyuşuk olur.”
Bir diğer haberde ise şöyle varid olmuştur:

“Şeytanın bir burun damlası, bir ağız damlası, bir de göz damlası vardır. Kişiye burun damlasını akıttığı kişi huysuz olur; ağız damlasını akıttığı kişi ağzı bozuk olur; göz damlasını akıttığı kişi ise geceleyin sabaha kadar deliksiz uyur (ve gece ibadeti nedir bilmez). ”
Gece namazlarında güzel olan, kıyamın uzun tutulmasıdır ve gece namazları ikişer ikişer kılınır. Gündüz namazlarında güzel olan ise rükû ve secdelerin uzun tutulmasıdır. Kişi, gündüz namazlarını tek bir selâmla dörder rekât kılmak isterse bu da caiz olur.
Hz. Peygamber açısından gece namazları nafile, fazilet, kurbet ve kerâmettir. Ümmeti açısından ise farzların onarıcı ve tamamlayıcısıdır.

İbn Ömer’den (r.a.) şöyle nakledilmiştir:

Allâh Rasûlü hayatta iken insanlar rüya gördüklerinde gelip onu Hz. Peygamber’e anlatırlardı. Ben de rüya görüp anlatmak için can atardım. Geı ve bekâr bir delikanlıydım ve mescidde uyuyordum. Rüyamda iki melek gör düm. Beni alıp cehenneme götürdüler. Baktım ki cehennem kuyunun mal rası gibi katlanmış, kuyu makarası gibi iki de makarası var. Orada daha önce den tanıdığım insanlar gördüm ve kendi kendime “Cehennemden Allâh’a sr nınm, cehennemden Allâh’a sığınmm” dedim. Bizi bir başka melek karşıl ve bana “korkma” dedi. Ben rüyamı Hafsa’ya anlattım. O da Hz. Peygamber’ anlattı. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v.), “Abdullah, geceleri namaz sa ne güzel adam olur” buyurdu. Olayı Abdullah b. Ömer’den nakleden Sa” diyor ki: “Abdullah (r.a.) o gün bu gündür geceleri çok az uyur.”

Abdullah b. Amr İbnü’l-Âs’tan şöyle nakledilmiştir:

Allâh Rasûlü (s.a.v.) bana buyurdu ki: “Falancagibi olma. Ogec leyin ibadet ederdi. Şimdi bu ibadetini terk etti. ”

Ali b. Ebû Tâlib’den şöyle nakledilmiştir:

Hz. Peygamber (s.a.v.) geceleyin biz uyurken kapımızı çalarak “Namaz kılmıyor musunuz?” diye sordu. Ben, “Ey Allâh’ın Rasûlü! Nefsleri Allâh’ın elinde. Bizi kaldırmak istediğinde kaldınr” dedim. Ben öyle leyince Hz. Peygamber ikilemeden çekti gitti. Giderken dizlerine vur “Şu insan ne mücadeleci bir varlık!” dediğini duydum.

Cabir b. Abdullah’tan Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

” Kulun gece karanlığında kılacağ iki rekât namaz, dünyadan ve dünyadan bulunan her şeyden daha hayırlıdır. Ümmetime meşakkat verecek olmasaydım onlara bu iki rekatı kılmalarını emrederdim. ”
Ebû Müslim, Ebû Zerr’e “Gecenin hangi vaktinde namaz kılmak daha faziletlidir?” diye sorunca Ebû Zerr, bu soruyu Hz. Peygamber’e sorduğunu ve şu cevabı aldığını söylemiştir:
“Gecenin yansında kılmak; gel gör ki bunu yapabilen ne kadar az kişi vardır!”

Bir  haberde varid olduğuna göre Hz. Dâvûd, Rabbine “Allâhım! Ben a radet etmek istiyorum. Bunun için hangi vakit daha uygundur?”  diye sorunca Allâh ona şöyle vahyetmiştir:

‘Ey  Davud! Gecenin başında ve sonunda kalkma; çünkü gecenin başında gakta olan, sonunu uyuyarak geçirir. Sonunda uyanıp kalkan ise geceni başında ayakta değildir. Sen gecenin tam ortasında kalkıp ibadet et fe birbirimizle başbaşa kalalım ve bana ihtiyaçlarını arzet. ”
Easan-ı Basrî’nin şöyle dediği nakledilmiştir:

Hiçbir kul, gecenin ortasında ibadet etmekten veya malını hak uğruna infak etmekten daha çok gözü pürnur eden, sırttaki yükü hafifleten ve gönlü hoş eden bir amel yapmamıştır.”
Ebud-Derdâ’nın şöyle dediği nakledilmiştir:

Ey insanlar! Ben sizin iyiliğini istiyor ve size şefkat ediyorum. Kabirlerimdeki yalnızlığını gidermek için gece karanlığında namaz kılın. Kıyamet gününün sıcaklığım engellemek için dünyada iken oruç tutun. Zor günün korkusundan emin olmak için sadaka verin. Ey insanlar! Ben sizin iyiliğinizi istiyor ve size şefkat ediyorum.”

Ebû Hüreyre’den (r.a.) Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

Gecenin son üçte biri kalınca Allâh yakın semaya inerek tan doğuncaya kadar şöyle der:

“Dua eden yok mu? Duasını kabul edeyim. Bağşlanma dileyen yok mu? Bağşlayayım. Rızık isteyen yok mu? Rızık vereyim. Başındaki zararın giderilmesini isteyen yok mu? Onu gidereyim ” der.
Ebû Hüreyre’den Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:
“Rabbimiz her gecenin son üçte birinde yakın semaya inerek şöyle buyurur:
“Bağşlanma dileyen yok mu? Onu bağşlayayım. Dua eden yok mu? Onun duasını kabul edeyim. Herhanğ bir dileğ olan yok mu? Dileğni yerine getireyim.”
Bundan dolayı onlar, gecenin sonunda namaz kılmayı çok severlerdi.

Ebû Ümâme’den nakledildiğine göre Hz. Peygamber’e (s.a.v.) “Gecenin hangi vaktinde edilen duaya daha çok kulak verilir?” diye sorulunca şöyle cevap vermiştir:

“Gecenin son vakitleri ve farz namazlardan sonra. ’’

Abdullah b. Ömer’den Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:
“Orucun en hayırlısı Dâvûd orucudur. O bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı. Namazın en hayırlısı da Dâvûd’m namazıdır. Gecenin yansına kadar uyur, gecenin son altıda biri kalıncaya kadar namaz kılar, sonra yatardı. ”
Abdullah b. Ömer’den bu hadis şu lafızla da nakledilmiştir:
“Allâh’in en çok sevdiğ namaz Dâvûd’un namazıdır. Gece yansına kadar uyur, sonra kalkıp ibadet ederdi. Bir miktar daha uyuduktan sonra gecenin üçte birinde yine kalkardı. ”
Ebû Hüreyre şöyle demiştir:

“Ben geceyi üç parçaya bölüyorum. Üçte birinde uyuyor, üçte birinde namaz kılıyor, üçte birinde de Allâh Rasıılü’nün hadislerini hatırlıyorum.”

ibn Mes’ûd (r.a.) şöyle demiştir:

“Gece namazının gündüz namazına karşı üstünlüğü gizlice verilen sadakanın açıktan verilen sadakaya olan üstünlüğü gibidir.”
Amr İbnü’l-Âs şöyle demiştir:

“Geceleyin kılınan tek bir rekât, gündüzün kılınan on rekâttan daha hayırlıdır.”

Allâh Rasûlü (s.a.v.) Cebrâil’e, ‘Gecenin hangi vaktinde yapılan duaya daha çok kulak verilir?” diye sorunca, “Arş, seher vakitlerinde titrer” diye cevap vermiştir. Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Gece namazına önem verin; çünkü o, sizden önceki salih insanlann âdetidir. ”

Gece namazı Allâh’a yaklaşma, günahların silinmesi, günahtan uzaklaşarak  ve bedenden hastalıkların uzaklaştırılması için bir vesiledir. Cabir’den (r.a.) Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

‘Gecede öyle bir zaman dilimi var ki bir kul o ana rastlar da rabbinden bir şey isterse rabbi onu mutlaka verir. Bu, her gece böyledir.”
Demişlerdir ki: Cuma günündeki zaman dilimi ve Ramazan ayının son on günündeki Kadir gecesi gibi, bu vaktin de tam olarak ne zaman olduğu belli değildir.

Denilir ki: Gecede öyle bir vakit var ki gözü olan herkes o vakitte laka uyur ve gaflet eder. Bir tek ölümsüz ve Kayyûm olan Allâh uyu Muhtemelen o an, bu andır.”

Amr b. Utbe’nin naklettiği bir hadiste şöyle varit olmuştur:

“Gecenin sonunda namaz kılmaya önem ver; çünkü o vakit, gece ve düz meleklerinin gelip şahit olduğu bir vakittir.”