– Mezhep imamları Kur’an’da zikredilen zekât verilecek sekiz sınıftan sadece birisine zekât vermenin caiz olduğunda ittifak etmişlerdir. Şafiî bu ittifakın dışındadır. Zira ona göre zekâtı bu ayette sayılan sekiz sınıfın hepsine de vermek lazımdır. Sekizine de verilmesi zekâtın devlet başkanına verilmesi ve (sekiz sınıftan birisi olan) zekât toplama memurunun bulunmasına bağlıdır. Eğer bu yoksa yedi sınıfa taksim edilir. Şayet bu sınıfları oluşturanlardan bazısı yoksa zekât mevcut olanlara dağıtılır. Bir şehirde zekât almaya müstehak olanların hepsi bulunmazsa zekât veren kimse bulunanların her birine tam (eşit) olarak zekâtı verir. Bu da mümkün olmazsa üçüne verir. Sınıflardan hiçbiri bir şehirde bulunmazsa zekât başka bir yere gönderilir. Hepsi bulunmayıp bir kısmı bulunursa onlara verilir.
– Kur’an’da sayılan sekiz sınıf şunlardır:
a) Fakirler,
b) Miskinler,
c) Zekât toplama görevlileri,
d) Kalbi İslama ısındırılacaklar,
e) Köleler,
f) Borçlular,
g) Allah yolunda olanlar,
h) Yolda kalanlar.!*)