– Mezhep imamları madende ne kadar zekât verilmesinin farz olduğu hususunda ihtilaf etmişlerdir:
Hanefî ve Hanbelî’de bu miktar beşte birdir.
Malikî’de meşhur olan, kırkta birdir.
Şafiî’de birkaç kavil olup sahih olanı kırkta birdir.
– Mezhep imamları madenin zekâtının verileceği yer hususunda ihtilaf etmişlerdir.
Ebu Hanife’ye göre madeni bulan kimse haraç veya öşür arazisinde bulmuşsa zekâtını ganimetin toplandığı yere (devlete, hazîneye) verir. Şayet evinde bulmuşsa, hepsi bulanındır, bir şey vermesi gerekmez.
Malik ve Ahmed b. Hanbel’e göre de madenin zekâtı ganimetin verildiği yer (devlet)tir. Şafiî’ye göre ise madenin zekâtı, zekât verilen yerlerdir.
Bulunan definenin zekâtının verileceği yer hakkında da ihtilaf edilmiştir:
Ebu Hanife maden hakkında söylediği gibi söylemiştir. Şafiî de maden hakkında söylediği gibi demiştir. Ahmed b. Hanbel’den iki rivayet olup birisi Ebu Hanife’deki gibi, diğeri Şafiî’deki gibidir. Malikî’ye göre ganimetin verildiği yere verilir.