Çocuk Öfkesini Önlemenin Yolları Nelerdir ?
Genel olarak, çocuk eğitimi bilinir ve uygulanırsa öfke gibi istenmeyen davranışlar az görülür. Çocuk öfkelendiğinde, neye öfkelendiği anlaşılmaya çalışılmalıdır. Anlamak, çocuğun istediği gibi hareket etmek değildir. Şimdi öfkenin düzeltilmesi için alınacak tedbirleri sıralayalım:
- Çocuk, öfkelendiği zaman hemen onun ihtiyacını sorunuz ve onu derhal gideriniz. “Çatladın mı?” tarzındaki sözlerden kaçınınız. Çocuğa sıkıntı veren, onu öfkelendiren hastalık ve rahatsızlıklardan koruyunuz.
- Çocuklarınızı, kişilik gelişmesinde önemli olan sevgi ve ilgiye doyurunuz. Onları, kendi keyfiniz ve zevkiniz için ihmal etmeyiniz; yeme, içme, giyinme ve dinlenme gibi ihtiyaçlarını zamanında karşılayınız.
- Çocuklarınızın yanlış davranışları için, eşler olarak farklı davranış göstermeyiniz.
- Çocukların öfkesine sebep olan istekleri makul ise yerine getiriniz; ama makul değilse yerine getirmeyiniz.
- Çocukları yargılama ve değerlendirmede âdil olunuz; haksız ceza vermeyiniz.
- Hiddetli çocuklar için, özel sosyal faaliyetler hazırlayınız. İş ve meşgaleler bulun ve sık sık değiştirin. Kendilerini daha sosyal yapmak için gayret gösterin.
- “Ana baba olarak, ne gibi yanlışlıklarımız var ki çocuk öfkeleniyor?” sorusunun cevabını arayınız ve öfkelenerek çocuğa kötü örnek olmayınız.
Hastalığı önceden düşünmemize gerek olmadığı gibi başarısızlığı da planlayamayız. Bir çocuk, yenilgiye uğradığı zaman ana babanın, üzüntüden tükenmesine gerek yoktur. Çocuk ağladığı zaman, tebessümünü geri getirmek için annenin takla atma numaraları yapması gerekmez.
Ilımlı istekler ve akla uygun ricalar, çocuğun gözyaşları ve sinir krizleriyle karşılanıyorsa en iyisi, davranışta kararlı kalarak fırtınaya göğüs germektir. Çocuğu avutmak, ortalığı yatıştırmaz. Her şeye rağmen bulutlar, yağmur getirecektir. Yapılacak tek şey, üşütmeden fırtınanın geçmesini beklemektir. Bizim, sükûnet ve anlayışımızı bozmadan kalabilme yeteneğimiz, çocuklara kuvvet ve güvenlik sağlar.
Öfkeli Çocuğa Mola
Mola, çocuğun uygun olmayan hareketini, onu bir-iki dakikalığına oradan uzaklaştırarak kesmede kullanılan bir tekniktir. Mola, bir ceza değil, sakinleştirici bir tavırdır. Mola, çocuğun istenmeyen davranışını durdurur, sinirinin yatışması ve sakinleşmesi için yer ve zaman tanır. Bir taraftan da ebeveynin öfkesinin yatışmasına fırsat verir.
Her davranış için mola uygulaması kullanılmaz. Vurmak veya kötü konuşmak gibi belli davranışlar için kullanılır. Mola, sadece öfkeli davranışlar sergileyen, disiplini bozan çocuklara uygulanmalıdır. Molayı, çocuğun uygunsuz davranışı bunaltıcı ve saldırgan hâle gelmeden ya da ailenin kurallarını bozucu boyutlara ulaşmadan kullanmak faydalı olur
Mola, çocuğun yanlış davranışı sırasında hemen uygulanmalıdır. Geciktirildiği zaman pek işe yaramaz. Tekrarlanan hatalar için, artan süreler kullanılır. Mesela iki çocuğumuz, oyuncak için kavga ettiler; birisi, oyuncağı kaptığı gibi diğerine vuruyor. O çocuğu alıp banyoya götürerek Kardeşine vurmak yok!” diyoruz. Bir dakikalığına kaldığı banyodan dönerek oynamaya devam etti. Bir süre sonra kardeşine yine vuruyor. Banyoya tekrar götürüp iki dakika durduruyoruz. Çocuk, kardeşiyle oynaması sırasında vurmayı tekrarlarsa, biz de süreyi artırarak “mola”ya devam ediyoruz. Mola işi, kararlılıkla sürdürülürse çocuk, “Ebeveynimle baş edemeyeceğim.” diyerek doğruyu bulacaktır.
Çocuk, ebeveynin gözleyebileceği güvenli, ama sıkıcı bir yere konmalıdır. Bu yer, banyo, merdiven altı, koridor gibi yerler olabilir. Çocuğun mola için gittiği yerin, geldiği yerden belirgin şekilde daha çekici olmamasıdır. Mola yeri, ne fazla renkli bir ortam ne de hapishane benzeri bir oda olmalıdır. Mola yeri, yalnızca sakinleşmek için kısa süre durulan bir ortam olmalıdır.
Mola, daha çok okul öncesi çocukları için uygulanır. Kızgın bir çocuğun sakinleştirmesi için kullanılıyorsa, kendi odasına göndermek de uygun olur. Odasında ağlaması, kitap okuması, müzik dinlemesi fark etmez; burada önemli olan, çocuğun sakinleşmesidir.
Çocuk eğitimiyle ciddi ilgilenen ve araştırma yapan ana babalar “mola”yı çeşitlendirebilirler. Mesela arabada tartışan çocuklarına, “konuşmama molası” verenler vardır.
Ebeveynler, molayı kendilerine de uygulayabilirler. Öfkeli veya duygusal bir durumda, sakin bir odaya çekilerek birkaç defa derin nefes alıp verilebilir. İnsan, kendisini böylece kontrol altına alabildiği gibi çocukları için de iyi bir model oluşturur.