Tevbe Etmek

Ebû Hureyre (radıyallâhu anh)’dan rivâyet edildiğine göre, o, Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)’i şöyle buyururken işittim demiştir:
“Allah’a yemin ederim ki, doğrusu ben günde yetmiş defa Allah’a istiğfar ediyorum ve O’na tevbe ediyorum.”
Abdullah ibn Mes’ud (radıyallâhu anh)’dan rivâyet edildiğine göre, o, Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)’ i şöyle buyururken işittim demiştir:
“Allah, tevbe eden mümin kulunun kendisine tevbe etmesinden; üzerinde yiyeceği ve içeceği bulunan bineğiyle ıssız korkunç bir yerde konaklayan, sonra başını yere koyup bir müddet uyuyan, kalktığında bineğinin gittiğinin farkına varan, bundan dolayı onu aramaya giden; sıcaklığın, susuzluğun ya da Allah’ın dilediği sıkıntıların bu kimse üzerine artması üzerine bu kişinin kendi kendisine: ‘Yerime geri döneyim, ölünceye kadar uyuyayım’ deyip yerine dönüp geri geldiğinde ölmek için başını kolunun üzerine koyan, derken uyanan ve bir de bakıp üzerinde azığı ve suyu olan bineğini yanı başında bulan kimsenin sevincinden daha sevinçlidir. Çünkü Allah, bineğini kaybeden bu kimsenin bineğini bulması sebebiyle sevinmesinden daha fazla mümin kulunun tevbesine sevinir.
Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh)dan rivâyet edildiğine göre, Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)’i şöyle buyurmuştur “Her kim güneş battığı yerden doğmadan önce tevbe ederse Allah onun tevbesini kabul eder.”
Ebu Musa el-Eş’arî (radıyallâhu anh)’dan rivâyet edildiğine göre, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmaktadır:
“Doğrusu Allah, gündüzün günah işleyenin tevbesini kabul etmek için geceleyin elini açar. Geceleyin günah işleyenin tevbesini kabul etmek için de gündüzün elini açar. Bu durum, ta güneş battığı yerden doğuncaya kadar devam eder.”
Abdullah ibn Ömer (radıyallâhu anhj’dan rivâyet edildiğine göre, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmaktadır:
“Yüce Allah, kulunun, can boğaza gelmeden önce ettiği tevbeyi kabul eder.”