Ukbe İbn Âmir’den rivayete göre “Rasûlullah sallalâhu aleyhi vesellem şöyle buyurdu: Kadınların (yalnız olmaları halinde) yanına girmekten uzak durunuz.
Ensardan bir adam: Ey Allah’ın Resûlü, kayınlar hakkında ne dersin, diye sordu.
Allah Resûlü: Onlar (ile halvette bulunmak) ölümdür, diye buyurdu.”
Açıklama:
Bazı evlerde kocanın, hanımının mahremi olmayan kardeşi gibi bir yakını mutlaka kalır. Bunlar bazı sosyal koşullardan dolayı birlikte yaşarlar. Örneğin kişi öğrencidir veya bekârdır ve kalacak yeri yoktur. Bunlar eve hiç çekinmeden rahat biçimde girerler. Çünkü mahalle sakinleri tarafından ev sakinlerinin akrabaları olarak bilinirler. Bu kardeşi veya kardeşinin oğlu veya dayısıdır. Eve girişteki bu kolaylık, şer’i sınırlarla sınırlandırılmadıkça bazen Allah’ı (c.c.) gazap landıracak şer’i sakıncalar ve zararlar doğurur.
Bu husustaki delil Rasûlullah’ın sallallâhu aleyhi vesellem şu hadisidir: Rasûlullah sallallâhu aleyhi vesellem “Evlere, kadınların yanına girmeyin!” buyurdu. Ensardan bir adam “Ya Rasûlullah! Peki, kayına ne dersin?” diye sordu. Rasûlullah sallallâhu aleyhi vesellem “Kayın ölümdür” buyurdu.
İmam Nevevi der ki: Hadiste kastedilen kocanın, babaları (ataları) ve evlatları olmayan akrabalarıdır. Çünkü bunlar, kadınla baş başa kalmasında hiçbir sakınca olmayan kadının mahrem olan akrabalarıdırlar. Bunlar “ölüm” le nitelendirilmezler. Asıl kastedilenler kocanın kardeşi, kardeşinin oğlu, amcasının oğlu, kız kardeşinin oğlu ve evli olmasa onunla evlenmesi helal olan kimselerdir. Eskiden beri bunlarda gevşek ve rahat davranıla gelmiştir. Bundan dolayı kişinin kardeşinin oğlu ile baş başa kalır. O yüzden bu; “ölüm”le nitelenmiştir. Bu kimsenin yabancıdan daha çok men edilmesi gerekir.
Rasûlullah’ın sallallâhu aleyhi vesellem “kayın ölümdür” sözü birkaç anlama gelir, bazıları şunlardır:
-Kayınla baş başa kalmak, günah işlendiği taktirde dinlerinin (ahiretlerinin) helakına yol açmış olur.
-Veya mana “hakiki ölüme yol açar”dır. Yani zina vuku ederse had gerekir.
-Veya anlamı: “Bu, erkeğin kıskançlıkla hareket ederek hanımını boşamak suretiyle kadının helakına (mahvolmasına) yol açar.” şeklindedir.
-Veya “Baş başa kalmak ölüm kadar hoş olmayan bir şeydir”.
-Bazılarına göre de anlam şöyledir: “Kayın ölsün de yabancı kadınla (yen- gesiyle)baş başa kalmasın”.
Bütün bunlar İslam şeriatının yuvaları koruma ve onu yıkıcı sebepleri engelleme gayretinden ileri gelmektedir. Peki, Rasûlullah’ın sallallâhu aleyhi vesellem bu açıklamasından sonra eşlerine “kardeşim gelir de ben olmazsam onu içeri al” diyen erkeklere veya gelen misafire onun ve kendisinin yanında hiç kimse olmadığı halde gelen “içeri buyur” diyen kadın hakkında ne dersin?
Güven hususunu öne sürerek “Ben hanımıma güveniyorum, ben kardeşime, amcaoğluma güveniyorum” diyen kimselere diyoruz ki: Siz güveninizi sarsmayın, şüphe duyulması icap etmeyen kimse hakkında şüpheye düşmeyin. Ancak şunu bilin ki Rasûlullah’m sallallâhu aleyhi vesellem“Bir erkek bir kadınla baş başa kalırsa mutlaka üçüncüleri şeytan olur” hadisi en takvalısından en günahkârına tüm insanları kapsar. Şeriat bu tür naslardan hiç kimseyi istisna etmez.