Ramazan Ayının Bazı Özellikleri

By | 20 Kasım 2014

ramazan-ayinin-bazi-ozellikleriRamazan ay’ına “on bir ayın sultanı” denilmiştir. Bu ayın bazı özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

1- Kur’an-ı Kerim’de ismi açık olarak geçen tek ay Ramazan ayıdır.

2- Kur’an-ı Kerim bu ay içerisinde indirilmiştir. Yüce Rabbimiz: “Ramazan ay’ı öyle bir aydır ki, insanlara doğru yolu gösteren, hidayeti ve hakkı batıldan ayırmayı açıklayan Kur’an, bu ayda indirildi”  buyurmuştur.

3-Kur’an-ı Kerim’de, “bin aydan daha hayırlı” olduğu belirtilen Kadir gecesi bu aydadır.

4-Dinimizin beş temelinden biri olan oruç ibadeti bu ayda tutulmak üzere farz kılınmıştır. Kur’an-ı Kerim’de; “Sizden kim bu aya yetişirse oruç tutSun’’ buyurulur. (Bakara, 2/185)

Ramazan ay’ı girince şartlarını taşıyan kimselere oruç farz olur.

Ramazan ayının girmesi iki durumdan biriyle sabit olur:

a. Ramazan hilâlinin görülmesiyle,

b. Hilâl herhangi bir sebepten dolayı görülemezse, Şaban ay’ı otuza tamamlanarak Ramazan orucuna başlanır. Hz. Peygamber (sav) bu konuda şöyle buyurmuştur: “Ramazan ayının hilâlini görünce oruç tutunuz (Şevval ayının) hilâlini görünce iftar ediniz, oruç tutmayı bırakınız. Şayet gökyüzü kapalıysa Şaban ayının günlerini otuza tamamlayınız”

5- Fıtır sadakası vermek bu aya mahsus bir ibadettir.

6- Teravih namazı da bu ay’a mahsus ibadetlerimizdendir. Ebû Hureyre’den (ra) şöyle rivayet edilmiştir:

“Rasûlüllah’ın (sav) Ramazan hakkında şöyle buyurduğunu işittim: “Kim inanarak ve sevabını umarak Allah rızası için terâvih namazı kılarsa, geçmiş günahları bağışlanır”

7- İtikâfa girmek: Ramazan ay’ının son on gününde i’tikâfa girmek sünnettir. Hz. Peygamber (sav) Ramazan’ın son on gününde daha çok ibadet ve itaatta bulunurdu.

Hz. Âişe validemizden şöyle rivayet edilmiştir:

“Rasûlüllah (sav) Ramazan ayının son on günü girince elini eteğini toplar, geceyi ihya eder ve ev halkını uyandırırdı”

Yine Hz. Âişe’den (r.anhâ) şöyle rivayet edilmiştir:

“Hz. Peygamber (sav) Ramazan’ın son on gününde vefatına kadar i’tikâfa girdi. O’nun vefatından sonra da zevceleri i’tikâfa devam eltiler”

8- Ramazan ayında Kur’an-ı Kerim’i okumak, hayır ve hasenatta bulunmak: İbn Abbas (ra) dan şöyle rivayet edilmiştir:

“Rasûlüllah (sav) insanların en cömerdi idi. Onun bu cömertliği, Ramazan ay’ı girip de Cebrâil (as) ile karşılaştığı zaman daha da artardı. Cebrâil (as) Ramazan ay’ı çıkıncaya kadar her gece Rasûlüllah (sav) ile buluşur ve Rasûlüllah (sav) O’na Kur’an okurdu.

Rasûlüllah (sav), Cebrâil (as) ile buluştuğunda insanlara rahmet getiren rüzgârdan daha cömert, daha lütufkâr olurdu”

Hadis-i şeriften Ramazan ayında Kur’an-ı Kerim’i hatmetmenin sünnet olduğu anlaşıldığı gibi, gücü yetenlerin çokça sadaka vermeleri, hayır ve hasenatta bulunmalarının da sevap olduğu anlaşılmaktadır.

Hz. Enes’den (ra) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber’e (sav): “Hangi sadaka daha faziletlidir?” diye sorulunca, “Ramazan ayında verilen sadaka” buyurmuştur.