Öşür ve Öşür Gereken Mallar

By | 14 Ekim 2014

osur-ve-osur-gereken-mallarÖşür

Toprak mahsullerinin zekâtına öşür denir. Ebû Hanife’ye göre öşürü verilmesi gereken malın, sahibinin elinde bir yıl kalması ve nisab ölçüsüne ulaşması gerekmez. Sulamadan veya masrafsızca sulanarak elde edilen mahsulün onda birinin; mas­rafla sulanarak elde edilen mahsulün ise yirmide birinin veya kıymetinin bu mahsulün zekâtı olarak verilmesi gerekir. Öşrü verilen bir ürünün, ihtiyaç için elde tutulan kısmından, daha sonraki yıllarda zekât verilmesi gerekmez. Ancak, ihtiyaçtan fazla olup ticaret niyetiyle tutulan kısmı nisab ölçüsüne (80.18 gr. altın değerine) ulaşırsa, her yılsonunda kırkta bir olarak ve­rilmesi gerekir.

Öşür gereken mallar

Ebû Hanife’ye göre, gerek uzun müddet saklanabilen, gerek mevsimlik, her türlü ziraat mahsulünden zekât gerekir. Ebû Yusuf ve İmam Muhammed’e göre (soğuk hava deposunda muhafaza gibi) herhangi bir dış etki olmaksızın bir yıl kalamayan meyve sebze ve ürünler için zekât gerekmez. Ceviz, badem, fındık gibi kendiliğinden bir yıl kalabilen meyvelerden ise gerekir.

İmam Malik ve İmam Şafii’ye göre ise, toprak mahsullerinden, sadece insanların normal hallerde temel gıdaları olan veya kurutularak muhafaza edilebilenlerden zekât gerekir. Söz gelimi, ceviz ve badem temel gıda maddesi olmadığı; elma armut gibi meyveler de kurutularak muhafaza edilemediği için Maliki ve Şafii’lere göre zekâta tabi değildir.

Ahmet b. Hanbel ’e göre ise olduğu gibi kurutularak depo edilebilen ve ölçü ile devredilebilen mahsullerden zekât gerekir.

Diğerlerinden gerekmez.

Öşür, toprak mahsullerinin zekâtı olduğu için, üreticiler tarafından verilmesi gerekir. Topraktan çıkan her mahsulün sanayide kullanılsın, kullanılmasın öşrü verilmelidir.