Fayda Vereceği Zannıyla Anne ve Babaya Yalan Söylemenin Hükmü

By | 9 Eylül 2014

hasema

 

yalan-söylemekAslen çocuğun her zaman ve sürekli olarak dikkat etmesi gereken durum; onun doğru olması ve doğruluktan kesinlikle ayrılmamasıdır.

  •  İmam Müslim’in rivayet ettiği hadiste peygamber efendimiz sallallâhu aleyhi vesellem şöyle buyurmaktadır:

Ancak zaruret buna mecbur ederse, örneğin ana babanın arasını düzeltme gibi o zaman zaruretler miktarlarına göre ölçülürler.“Doğru sözlü olunuz, doğruluk iyiliğe götürür. İyilik cennete götürür. Kişi sürekli doğru söyler ve doğruluktan yana olursa Allah katında doğrulardan ya­zılır. Sakın yalan söylemeyiniz. Zira yalan kişiyi çirkin işlere yöneltir. Çirkin işler cehenneme götürür. Kişi sürekli yalan söyler ve yalandan yana olursa Allah ka­tında yalancılardan yazılır.”

•İmam Müslim’in sahih kitabında, Ümmü Gülsüm’den rivayet ettiği hadiste peygamber efendimiz -sallallâhu aleyhi vesellem- şöyle buyurmuştur:

“İnsanların aralarını düzelten, hayır konuşan ve hayır yayan yalancılardan değildir.”

İbni Şihap derki: “İnsanların yalan saydıkları şeylerin haricinde bu üç nok­ta yalan sayılmamıştır: Savaş, insanların aralarını düzeltme, kocanın hanımına yada hanımının kocasına söylediği sözler.”

• Yine İmam Müslim’in, Suhayb’ten rivayet ettiği hadiste peygamber efen­dimiz sallallâhu aleyhi vesellem şöyle buyurmaktadır:

“Sizden önce bir kral vardı, onun bir sihirbazı vardı. Sihirbaz yaşlanınca krala dedi ki: Ben yaşlandım. Bana bir genç çocuk gönder ona sihirbazlığı öğre­teyim. Öğretmesi için ona bir genç çocuk gönderdi, gittiği yolda bir rahip vardı. Ona uğrayıp yanında oturdu onu dinledi ve sözlerini beğendi. Sihirbaza geldiği zaman, rahibe uğrar ve yanında otururdu. Sihirbaza geldiği zaman sihirbaz onu döverdi. Bu durumu rahibe şikâyet etti. Dedi ki: Eğer sihirbazdan korkarsan ai­lem beni alıkoydu, eğer ailenden korkarsan sihirbaz beni alıkoydu dersin.”

Çocuğun Babasının Katilini Affetmesi Asilikten Değildir: Bilakis affetmek hem çocuğun hemde babanın günahlarının hafifletilmesine vesile olur. Allah’u Teala şöyle buyurur:

“Biz onda, onların üzerine yazdık: Çan’a can, göze göz, buruna burun, ku­lağa kulak, dişe diş ve (bütün) yaralara (karşılık da) kısas vardır. Ama kim bunu sadaka olarak bağışlarsa o kendisi için bir kefarettir. Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, zalim olanlardır. ”

(o kendisi için bir kefarettir) sözü, affeden çocuk için geçerli olabilir veyahut öldürülen için geçerli olabilir. Aynı zamanda katil için kefaret olur, hiç bir iddiada bulunmaz.

Şuda varki, imani kardeşlik öldürmeyle kesilmez. Allah’u Teala şöyle buyur­maktadır:

Fakat kimin (hangi katilin) lehine, onun (öldürülenin) kardeşi (varisi veya velisi) tarafından bağışlanırsa, artık (yapılması gereken) örfe uymak (ve) ona (öl­dürülenin varis veya velisine) güzellikle (diyet) ödemektir.