Çocuklarda Çalmanın Tanımı ve Sebepleri Nedir ?
Başkalarına ait olan herhangi bir şeyin, mal sahibinin haberi ve izni olmadan alınmasına, çalma diyoruz.
Önce çalmanın belli başlı sebeplerini ve çeşitlerini sıralayalım:
- Zorunlu temel ihtiyaçların karşılanmaması, çocuğa yetecek kadar harçlık vermemek.
- Mülkiyet fikrinin geliştirilmemesi, çocukta kendine ait mal ve eşya sahibi olma kavramının kazandırılmaması.
- Çok şeye sahip olma arzusu.
- Başkalarını, sahip olduğu şeylerden mahrum etmek, onlardan intikam almak duygusu.
- Rüşvet alıp vermek yani arkadaşlarına bir şeyler vererek onların tasvip ve takdirini kazanma gayretleriyle yapılan hırsızlık. Gösteriş için veya aşağılık duygusuyla hırsızlık yapanlar da vardır.
- Tıp dilinde kleptomani denilen özel bir heyecan ve haz duymak için yapılan hırsızlık.
- Âşıklardan bazılarının sevdiklerine ait eşyaları çalarak muhafaza edip cinsî haz duydukları hırsızlık.
- Daha çok, hırsızlık yapmak üzere kurulmuş çocukluk ve gençlik çete gruplarının tasvibini kazanmak ve saygı değer bir üye olmak için yapılan hırsızlıklar. Hatta sadece arkadaşlarının değil, ana babasının etkisiyle hırsızlığı bir meslek becerisi hâline getiren çocuklar vardır. Bazen okulda aralarına giremediği arkadaşlarından öç almak, öte yandan itici davranan ana babayı üzmek için hırsızlık yapan öğrenciler vardır.
- Çeşitli sebeplerin etkisiyle başlamış, fakat alışkanlık hâline gelmiş, bilerek yapılan, kriminal denilen hırsızlık. Genellikle ailelerin teşvik ettiği, hatta zorlanan çocuklar, bu hırsızlığı yaparlar.
Ebeveyn Tutumu
Çalma karşısında, ana babaların tepkileri çok çeşitlidir. Mesela eve kendisinin olmayan bir oyuncakla dönen dört yaşında bir çocuk karşısında anneler, nasıl tutum takınırlar?
Kimi anne, telaşa kapılır, çocuğu azarlar, ayıplar, “Bir daha aldığını görmeyeyim!” der; ancak oyuncak, çocukta kalır. Bir başka anne, çocuğu hırpalayacak kadar öfkeye kapılır; ama oyuncak gene geri gitmez. Çocuk suçlanmışsa da oyuncak, onun olmuştur. Kimi anne, çocuğu polisle, karakolla korkutur. Bu durumda, çocuğunu, ilk gördüğü polise götürecek kadar ileri giden, hapse attırmakla korkutan, “Bu yaşta almaya başlarsan sonun kötü olur; hapislerde çürürsün!” diyerek problemi çözmeye kalkan anneler de vardır.
Tutulacak en doğru yol nedir? Çocuğu korkutmadan “Hırsız! Niye çaldın, senin neyin eksik?” gibi sözler kullanmadan, oyuncağın geri verilmesi, en doğru çözüm yoludur. Çocuk, gereksiz yere suçlanmamış, ama davranışı da onaylanmamış olur. Sonunda, kazançlı çıkmayışı da bu davranışın tekrarlanmasını daha az çekici duruma getirir.
Çok küçük çocuklar, bazen kendilerine ait olmayan eşyayı alırlar. Fakat bunu, hırsızlık olarak kabul etmemek lazımdır. Çünkü neyin kendisine ait olduğunu, neyin olmadığını idrak edememekten ileri gelmektedir. O, sadece beğendiği için almıştır. Bunun için, onu azarlamak yersizdir. Ona, eşyanın başkasına ait olduğunu izah etmekle yetinilmelidir.
Eğer yedi yaşından büyük bir çocuk, bunu yapmışsa hırsızlık yaptığının farkındadır. Her şeyi olduğu halde çocuğun, buna yönelmesinin sebebi, duyduğu yalnızlıktır. Ya anne ve babasından ilgi görmüyor veya arkadaş edinemiyordur. Dikkat çekmek için, buna yönelmiştir. Ayrıca kıskançlık ve çekememezlik de akla gelen sebepler arasındadır.
“Evde kaybolan bir eşya veya parayla ilgili açıkça bilseniz dahi çocuğunuzu sorumlu tutup, ona ‘hırsız’ muamelesi yapmayın. Yalnızca yaptığının iyi olmadığını, bir daha alırken haber vermesini söyleyin.”
Genellikle evin dışına taşmayan aşırma ve çalmalardan, çok kaygılanmak gerekmez. Ancak aşırmaların sık oluşu ve alınan eşyanın değeri, problemin önemli olduğunu gösterebilir.
Çocukların ilk çalmalarında ana babaların olduğu gibi o- kul yöneticilerinin de çok duyarlı ve bağışlayıcı davranmaları yerinde olur. Her çalma, tekrarlanmayabilir. Çocukların, şeytana ilk uyuşlarında, psikolojik sebepler vardır. Ağır şekilde cezalandırılmaları, çalmalarının sürüp gitmesine yol açar.
Okul çağlarında tekrarlanan çalmalar üzerinde, daha önemle durulmalıdır. Çocuk ve aile yönünden sebepler araştırılmalıdır. Dayaklara, cezalara, ayıplamalara rağmen sürüp giden çalma, önemli bir ruhi problemden ileri gelebilir.