Çocuklarda Çalmanın Tanımı ve Sebepleri Nedir ?

By | 25 Mart 2015

 

Çocuklarda Çalmanın Tanımı ve Sebepleri  Nedir ?Çocuklarda Çalmanın Tanımı ve Sebepleri Nedir ?

Başkalarına ait olan herhangi bir şeyin, mal sahibinin haberi ve izni olmadan alınmasına, çalma diyoruz.

Önce çalmanın belli başlı sebeplerini ve çeşitlerini sırala­yalım:

  1. Zorunlu temel ihtiyaçların karşılanmaması, çocuğa ye­tecek kadar harçlık vermemek.
  2. Mülkiyet fikrinin geliştirilmemesi, çocukta kendine ait mal ve eşya sahibi olma kavramının kazandırılmaması.
  3. Çok şeye sahip olma arzusu.
  4. Başkalarını, sahip olduğu şeylerden mahrum etmek, onlardan intikam almak duygusu.
  5. Rüşvet alıp vermek yani arkadaşlarına bir şeyler vere­rek onların tasvip ve takdirini kazanma gayretleriyle yapılan hırsızlık. Gösteriş için veya aşağılık duygusuyla hırsızlık ya­panlar da vardır.
  6. Tıp dilinde kleptomani denilen özel bir heyecan ve haz duymak için yapılan hırsızlık.
  7. Âşıklardan bazılarının sevdiklerine ait eşyaları çalarak muhafaza edip cinsî haz duydukları hırsızlık.
  8. Daha çok, hırsızlık yapmak üzere kurulmuş çocukluk ve gençlik çete gruplarının tasvibini kazanmak ve saygı de­ğer bir üye olmak için yapılan hırsızlıklar. Hatta sadece ar­kadaşlarının değil, ana babasının etkisiyle hırsızlığı bir mes­lek becerisi hâline getiren çocuklar vardır. Bazen okulda ara­larına giremediği arkadaşlarından öç almak, öte yandan itici davranan ana babayı üzmek için hırsızlık yapan öğrenciler vardır.
  9. Çeşitli sebeplerin etkisiyle başlamış, fakat alışkanlık hâ­line gelmiş, bilerek yapılan, kriminal denilen hırsızlık. Genellikle ailelerin teşvik ettiği, hatta zorlanan çocuklar, bu hır­sızlığı yaparlar.

Ebeveyn Tutumu

Çalma karşısında, ana babaların tepkileri çok çeşitlidir. Mesela eve kendisinin olmayan bir oyuncakla dönen dört yaşında bir çocuk karşısında anneler, nasıl tutum takınırlar?

Kimi anne, telaşa kapılır, çocuğu azarlar, ayıplar, “Bir daha aldığını görmeyeyim!” der; ancak oyuncak, çocukta kalır. Bir başka anne, çocuğu hırpalayacak kadar öfkeye kapılır; ama oyuncak gene geri gitmez. Çocuk suçlanmışsa da oyuncak, onun olmuştur. Kimi anne, çocuğu polisle, karakolla korku­tur. Bu durumda, çocuğunu, ilk gördüğü polise götürecek kadar ileri giden, hapse attırmakla korkutan, “Bu yaşta al­maya başlarsan sonun kötü olur; hapislerde çürürsün!” diye­rek problemi çözmeye kalkan anneler de vardır.

Tutulacak en doğru yol nedir? Çocuğu korkutmadan “Hırsız! Niye çaldın, senin neyin eksik?” gibi sözler kullan­madan, oyuncağın geri verilmesi, en doğru çözüm yoludur. Çocuk, gereksiz yere suçlanmamış, ama davranışı da onay­lanmamış olur. Sonunda, kazançlı çıkmayışı da bu davranı­şın tekrarlanmasını daha az çekici duruma getirir.

Çok küçük çocuklar, bazen kendilerine ait olmayan eşya­yı alırlar. Fakat bunu, hırsızlık olarak kabul etmemek lazım­dır. Çünkü neyin kendisine ait olduğunu, neyin olmadığını idrak edememekten ileri gelmektedir. O, sadece beğendiği için almıştır. Bunun için, onu azarlamak yersizdir. Ona, eş­yanın başkasına ait olduğunu izah etmekle yetinilmelidir.

Eğer yedi yaşından büyük bir çocuk, bunu yapmışsa hır­sızlık yaptığının farkındadır. Her şeyi olduğu halde çocu­ğun, buna yönelmesinin sebebi, duyduğu yalnızlıktır. Ya an­ne ve babasından ilgi görmüyor veya arkadaş edinemiyordur. Dikkat çekmek için, buna yönelmiştir. Ayrıca kıskançlık ve çekememezlik de akla gelen sebepler arasındadır.

“Evde kaybolan bir eşya veya parayla ilgili açıkça bilseniz dahi çocuğunuzu sorumlu tutup, ona ‘hırsız’ muamelesi yapmayın. Yalnızca yaptığının iyi olmadığını, bir daha alır­ken haber vermesini söyleyin.”

Genellikle evin dışına taşmayan aşırma ve çalmalardan, çok kaygılanmak gerekmez. Ancak aşırmaların sık oluşu ve alınan eşyanın değeri, problemin önemli olduğunu göstere­bilir.

Çocukların ilk çalmalarında ana babaların olduğu gibi o- kul yöneticilerinin de çok duyarlı ve bağışlayıcı davranmala­rı yerinde olur. Her çalma, tekrarlanmayabilir. Çocukların, şeytana ilk uyuşlarında, psikolojik sebepler vardır. Ağır şe­kilde cezalandırılmaları, çalmalarının sürüp gitmesine yol açar.

Okul çağlarında tekrarlanan çalmalar üzerinde, daha önemle durulmalıdır. Çocuk ve aile yönünden sebepler araştırılmalıdır. Dayaklara, cezalara, ayıplamalara rağmen sürüp giden çalma, önemli bir ruhi problemden ileri gelebilir.