Çocuklar, Niçin Utangaç Olurlar ?
Bazı çocuklar, aşırı derecede utanırlar ve kendi kabuklarına çekilirler. Hiçbir durumda iddialı değildirler. Kimse için bir tehlike teşkil etmezler. Hatta problem çıkarmadıklarından dolayı büyükler tarafından uyumlu olarak görülürler ve sevilirler. Fakat kendi benlikleri ile çatışma hâlindedirler.
Utangaçlığın, doğuştan geldiğini düşünen insanlar vardır. Çocuklar, içe kapanık hareket ederlerse “utangaç” diye nitelendirilirler. Ana babalar, farkında olmadan çocuğu içine kapanık diye etiketlemektedir. Bu etiketleme, çocuğun hayat boyu böyle bir kişilikte kalmasına sebep olabilir. Bu çocuklar, kendine güvensiz ve toplum için tepkisiz kişiler olurlar.
Doğuştan, insanların bazı özellikler getirmesi olağandır. Ama ana babanın veya sosyal çevrenin etkisi, bu özellikleri besleyebilir de, değiştirebilir de.
Sınıfta parmak kaldırmayan, sessizce oturan, hiçbir problem çıkarmayan öğrenci, öğretmeni ve bazen de arkadaşları tarafından sevilebilir. Bu sevilme ve beğenilme, çocuğun içe kapanıklığının devam etmesine sebep olabilir. “Uslu” damgası çocuk tarafından benimsenmiştir. Esasında evde bu durumdaki çocuklar, ana babaya bağımlı hâle getirilen, korunan ve gözetlenen çocuklardır.
Dışarıda çekingen, utangaç olan çocuklardan evde yaramaz ve hırçın olanlar da vardır. Evde dedikleri olmazsa tepinir ve huysuzlaşırlar. Çoğu defa da istediklerini yaptırırlar.
Bir ailede, dışa açık, sosyal bir kardeş varsa bir diğeri, utangaçlığa meyilli ise aile düzeninde yer tutabilmek için içe kapanıklığı tercih edebilir. Ne kadar şaşırtıcı bir durum değil mi?
Kız-erkek ayırımı yaşanan ailelerde büyümekte olan kız çocukları, içe kapanık olurlar. Bunlar, yetişkin bir kadın olduklarında da ürkek, korkak, kaygılı, güvensiz kişilik tabloları çizerler. Eş ve anne rollerinde pasiftirler.
Yapılan yanlış telkinler, sosyal hayatlarının sınırlı oluşu, güvensiz davranışlar, olgunluk beklenerek ufak tefek hatalar karşısında ayıplamalar, azarlamalar çocukların içe kapanmasına sebep olabilir.