Cömertliğin Ve Bahilliğin Sınırı

By | 6 Ağustos 2014

pardesu

Hased Ve ÂfetleriCömertliğin Ve Bahilliğin Sınırı
Bil ki, herkes kendini cömert sanır, başkaları da onu bahil bilirler. O hâlde işin doğrusunu bilmek gerekiyor. Çünkü bu büyük hastalıktır. Bilinmesi lâzım ki, tedavi olunabilsin. Her isteneni veren kimse yoktur. Bununla bahil olursa, herkes bahil olur. Bunun için çok sözler söylenmiştir. Fakat çoğunun âözü şöyledir ki: Şeriatın vâcib kıldığı bir şeyi vermeyen bahil olur, verirken de kolay ve rahat vermezse bahillik olur. Bu söz tamam değildir. Bize göre, ekmekçiye ve kasaba, belli ölçüden eksik verdi diye aldığı eti veya ekmeği iade eden bahil olur. Kadı’mn bildiği miktarda hanımının ve çocuklarının nafakasını veren, bundan fazla bir lokma için sıkıştıran kimse bahil olur. Bir kimsenin önünde yemek olur da uzaktan bir fakirin geldiğini görüp de yemeği saklarsa bahil olur. Cömertliğin Ve Bahilliğin Sınırı O hâlde bahillik, verilmesi icabedeni vermemektir. Malı bir fayda için vermişlerdir. Fayda elde etmek olunca, malı saklayıp vermemek bahillik olur. Vermek ise, şeriatın veya mürüvvetin vermeyi iyi gördüğü şeylerdir. Şeriatın vâcib kıldıkları bellidir. Şeriat bahillerin dayanabilecekleri kadarla iktifa etti. Nitekim Allahü Teâlâ, «Mübalâğa ile malınızın hepsini verin dese, siz bahillik ve vermemezlik edip, severek vermezdiniz. O bahilliğlniz sizin düşmanlığınızı gösterirdi» (x), buyuruyor.