Monthly Archives: Haziran 2015

Peygamber Efendimiz Kızı Hz. Zeyneb’in Son Yolculuğunda

EN BÜYÜK KIZIYDI. İlk çiçeği. İlk kucağına aldığı yavruydu. Ona, ilk defa “baba” diyendi. Daha otuzlarındaydı ayrılırken bu dünyadan. Hüzün dolu, çile dolu bu dünyayı bırakıp ötelere yol aldı… Peygamberimiz kızının vefatına son derece üzülmüştü. Babanın üzüntüsü, yanındaki dostları, konuşma cesaretinden alıkoyuyordu. Sevgi tomurcuğu koparılmıştı bağrından… Üzgündü Allah Resulü… Üzgündü herkes onunla birlikte. Hüzün suskun… Read More »

Dört Mezhebe Göre Yolcu Namazı – 6

– Yağmur özründen dolayı öğle vaktinde, öğle ile ikindiyi takdim yoluyla ikisini birlikte kılmak caizdir. Bu Şafiî’ye göredir. Hanefî mezhebi alimlerine göre bu hiçbir surette caiz değildir. Malikî ve Hanbelî’de ise yağmur özründen dolayı öğle ile ikindiyi değil, akşam ile yatsıyı birlikte kılmak caizdir. Elbise ıslandıktan sonra yağmur ister kuvvetli yağsın, ister zayıf yağsın. Bu birleştirme… Read More »

Dört Mezhebe Göre Vekalet – 2

– Mezhep imamları vekilin, kendisini vekil tayin eden kişi aleyhine kısas ve had cezaları ile ilgili konularda ikrarda bulunamaz. İster mahkemede, ister mahkeme dışında olsun. Bu hususta ittifak vardır. – Vekalet veren hazır olduğu halde vekalet (yoluya kendisini ilgilendiren bir işlemin yapılması) sahihtir. İsterse diğer taraf buna razı olmasın. Şu kadar ki, vekil diğer tarafın… Read More »

Peygamber Efendimizin Hz. Zeynep’le Haberleşmesi

PEYGAMBERİMİZ, Mekke’ye hicret ederken kızı Zeynep geride kalanlardandı. Evli olan Zeynep’in eşi henüz Müslüman olmamıştı. Zeynep’i çok seven eşi onun Medine’ye babasının yanma gitmesine izin vermişti. Fakat bu kaçış, o esnada hamile olan Zeynep’in müşrikler tarafından yakalanıp, devesinden düşürülerek çocuğunu kaybetmesiyle neticelenmişti. Zeynep, tekrar Mekke’ye, müşriklerin arasına dönmek zorunda kalmıştı. Bunalıyordu, üzülüyordu. Her gün hasretle… Read More »

Dört Mezhebe Göre Şirket – Ortaklık – 2

– Bedenen çalışmak suretiyle kurulan ortaklık aynı sanat ve aynı yerde ortak çalışmak üzere Maiikî ve Hanbelî mezheplerine göre caizdir. Hanefî mezhebine göre ise, sanat ve yer ayrı ayrı olsa da bu tür bir şirket caizdir. Hanbelî mezhebinde her şeyde bu şirket caiz ise de Şafiî mezhebine göre bu şirket batıldır. -Vücuh (itibar üzerine kurulan)… Read More »

Dört Mezhebe Göre Yolcu Namazı – 3

 – Yolcu özelliğini taşıyan kimse yolcu olmayan bir imama cemaat olarak namazın bir kısmında uyarsa, namazını tamam olarak (kısaltmadan) bitirmesi lazım gelir. (Bu Malikî dışındaki mezheplere göredir). İmam Malik ise şöyle diyor: “Yolcu, yolcu olmayan imama uyarsa bir rekât miktarına yetiştiği takdirde namazını tam kılar. Bu kadar yetişmezse kısaltarak kılar. İshak b. Rahuye’ye göre yolcunun, yolcu… Read More »

En Güzel Çiftler Hz. Osman ve Hz. Rukiye

PEYGAMBERİMİZİN İKİNCİ KIZIYDI. Çok güzeldi. Hz. Osman’la evlenmişti. Bu çifti birlikte görenler eşlerin en güzeli Osman ve Rukiye demekten kendilerini alamazlardı. Çileli bir hayat başlamıştı bu genç evliler için. Habeşistan yollarına düşmüşlerdi. Hiç bilmedikleri yerler… Gariplik ve kimsesizlik… Bir de yoksulluk eklenince… Yabancı diyarlardaki çileli hayatın bir başka yanını da Rukiye’nin güzelliği oluşturuyordu. Peygamberin inci… Read More »

Dört Mezhebe Göre Cemaatle Namaz – 16

– Cemaat camiin içinde olduktan sonra safların birbirine bitişik olması (imamın) görülmesi önemli değildir. Önemli olan imamın namazını (hangi namazını kıldığını) bilmektir. Cemaat caminin dışında olup, imam bir başka yerde olsa, dışarıdakiler camiin içindeki saflara bitişik ise namaz sahihtir. Saflar arasında az bir açıklık olsa -ki bunun miktarı 300 zira’ ve daha aşağı olmaktır- cemaat… Read More »

Dört Mezhebe Göre Teminat – 4

– Bir kimse bir başka şahıs hakkında: “Yüz dirhem alacağı” olduğunu iddia etse, üçüncü bir şahıs:“Eğer o yüz dirhemi vermezse, yüz dirhemi ben ödeyeceğim” dese, hakkında yüz dirhem borç iddia edilen kişi borcunu (şart koşulan zamanda) ödemezse iddia sahibi kimse teminat verenden yüz dirhemi talep eder. Bu, Şafiî, Malik ve Muhammed b. Hasen’e göre geçerli… Read More »

Peygamber Efendimiz Gelin Olan Kızını Ziyaret Etti

GELİNDİ O… Yani gelen. Gelindi o… Evinden giden, yeni bir eve gelen… Tomurcuk, dalından kopmuştu. Ayrılık şebnemleri düş-müştü yüreklere. Her gelin gibiydi O da. Baba ocağına özlemle bakan bir duruşu vardı yeni evinde. Hasret duyan bir yürekle bakıyordu oraya. Bekliyordu… Hasreti kaldıracak bir adım, bir bakış, bir ziyaret bekli-yordu… Kim gelecekti? İlk vuslat muştusunu kim,… Read More »