Kutlu Doğum Haftası

By | 22 Ocak 2014

Kutlu doğum haftası müslümanların en anlamlı zamanlarından biri olmuştur.Kutlu doğum haftası kutlamalarıyla Peygamber efendimize (sav) olan sevgimizi, saygımızı ve bağlılığımızı göstermiş oluyoruz.Kutlu doğum haftasında okunan Berzenci Mevlidi ile Peygamber efendimizin (sav) dünyayı teşrifinin nasıl olduğu , neler yaşandığını ayrıntılı bir şekilde öğrenebiliriz.Berzenci mevlidinin peygamber efendimizin dünyayı teşrifiyle zuhur eden olayları anlattığı kısmı sizinle paylaşmak istedik;

 

NAMAZLIK

Zeynüddîn ‘Irâkî (Rahimehullâh) bu uzun neseb hakkında vârid olan hadîsi ibaresi çok lezîz olan (“Elfıyyetü’n-neseb” isimli) musannefinde îrâd ve rivâyet etmiştir.

Şu kailin hayrı da Allâh için çok yerinde olmuştur.

“Yüce ilâh değerli babalarını muhafaza etti,

(‘Bütün üstünlüklerle övülen ’anlamındaki) İsmini muhafaza için Muhammed’e ikram olarak.

Zinaya yanaşmadılar, bu nedenle o ayıp onlara bulaşmadı,

Âdem ’den onun babasına ve annesine kadar. ” Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)\\\ ata­ları öyle aziz ve reis kimselerdi ki, nübüvvet nûru onların nûrlu cemallerinin yüz hatları­na sirâyet etmişti.

Özellikle o yüce Rasûlün dolunay yüzü, dedesi Abdülmuttalib ile oğlu Abdullâh’ın al­nında açıkça zuhur etmişti.

“Ey Allâh! Onun değerli kabrini ıtırnâk eyle, Salât-ii selamdan hâsıl olan hoş kokular ile.”

Allâh-u Te’âlâ onun Hakîkat-i Muhammediyyesi’ni bu âleme çıkartmak ve hem sûreti (beden-i şerîfı), hem de mâneviyatı(mn ba­rındırdığı üstün sıfatlar) ile cismen ve ruhen onu izhar etmek dileyince, onun nübüvvet nûrunu babası Abdullâh’ın sulbünden alıp, Zühre Kabîlesi’ne mensup olan annesi Amine’nin inci sadeflne benzeyen rahm-i şerifindeki istikrar mahalline nakil buyurdu ve o Karîb ve Mücîb

(kullarına manen çok yakın olan ve dualarını ka­bul buyuran Allâh-u Te’âlâ) onu Mustafâ’sının annesi olmakla seçkin kıldı.

İşte O Zaman Rasulüllâh (Sallâllâhu Aley­hi ve Sellem)in kıymetli zatına ait nûrları onun

kutlu doğum haftası

(Amine Vâlidemiz’in) taşıdığına dâir göklerde ve yerlerde öyle bir nida olundu ki artık her âşık, bedenlere sürür veren o sabâ rüzgarının esintilerini iştiyakla beklemeye başladı.

Yeryüzü uzun süre bitki örtüsünden so­yulmuş vaziyette kaldığı için çekilen kıtlığın ardından (Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) ‘in annesinin rahm-i şerifine düşmesi bereketiyle) ipek elbiseleriyle donatıldı.

O anda meyveler birden olgunlaştı, ağaç­lar da kendilerinden meyve koparmak iste­yenlere mahsullerini yaklaştırdı.

Bütün hayvanlar dile gelip Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in annesinin batn-ı şe­rifine düştüğü haberini Arapça fasih bir lisan ile Kureyş’e söyledi.

İşte o zaman bütün tahtlar ve putlar yüz­leri ve ağızları üzere düşüverdi.

Doğuların ve batıların vahşî hayvanla­rı ve deniz canlıları birbirlerine bu müjdeyi ulaştırdı.

Böylece bütün âlemler onun gönderiliş haberinin sevinciyle onun (sevinçten sarhoş eden) mânevi şarap kâsesini ardı ardına yu­dumladı.

O sıralarda cinler onun zuhur zamanının gölgesinin bastığını müjdeledi ve artık (gayba dâir kâhinlerin haber verme sanatı olan) kehâ­net iptal edildi.

O vakit ruhbanlar korkmaya başladı, ar­tık (kütüb-ü semâviyeyi iyi bilen) her habr-i habîr (derin âlim) onun haberini çokça anar ve onun güzel sıfatlarını düşünerek hayret vâdisine dalıp kalır oldu.