Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in Şemaili

By | 20 Mayıs 2015

peygamber-efendimiz-s-a-v-in-semaili    Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in mübarek cismi güzel, bütün azaları birbirine mütenasip, görünümü gayet güzel, alnı, göğsü, iki omuzlarının arası ve avuçları genişti. Mübarek boynu uzun ve ölçülü gibi saftı. Omuzları, pazıları irice ve kalındı. Mübarek karnı göğsü ile beraber olup şişman değildi. Ayaklarının altı çukur olup düz değildi. Uzuna yakın orta boylu, iri kemikli, iri gövdeli, güçlü ve kuvvetliydi. Ne zayıf, ne topluca, belki ikisinin ortası ve sık etli idi. Mübarek cildi ise ipekten yumuşaktı. Başı normal büyüklükte idi. Hilal kaşlı, çekme burunlu, az değirmi çehreli idi. Kirpikleri uzun, gözleri kara ve güzeldi. İki kaşının arası açık, fakat birbirine yakındı. Çatık kaşlı değildi. İki kaşının arasında bir damar vardı ki kızdığı vakit kabarıp görünürdü. Mübarek rengi ne ak ne de kara yağız; ikisi ortasında gül gibi kırmızıya çalar, beyaz, nurani ve berraktı. Mübarek yüzünden kendine has nur parlardı. Konuşurken mübarek ön dişlerinden nur saçılırdı. Gülerken mübarek ağızları şimşek gibi nur saçarak açılırdı.
Mübarek saçları ne pek kıvırcık ne de pek düzdü; saçlarını uzattığı zaman kulak memelerini geçmezdi. Mübarek sakalı şerifi sık ve tamdı. Uzun değildi. Bir tutamdan fazlasını keserlerdi. Ahirete intikallerinde saçı ve sakalı henüz ağarmaya başlamıştı. Ancak mübarek başında biraz, sakalında da yirmi kadar beyaz kıl vardı.
Mübarek cismi en güzel kokudan daha iyi kokardı. Koku sürünsün sürünmesin, teri ve teni en güzel kokudan daha güzel kokardı. O’nunla musafaha eden kimse gün boyunca O’nun mübarek kokusunu duyardı. Mübarekelini birçocuğun başına sürse o çocuk diğer çocuklar arasında tanınırdı.
Fevkalade bir hisse sahipti. Çok uzaklardan işitir, kimsenin göremeyeceği mesafeden görürdü. Her hareketi normaldi. Bir yere gideceği zaman acele etmeyip sağa sola meyletmeden vakar ile doğru yoluna gider, normal bir biçimde yürürlerdi.Güler yüzlü, tatlı sözlü idi. Kimseyi incitici söz söylemez; kimseye kötü muamele etmez ve kimsenin sözünü kesmezdi. Gayet yumuşak ve alçak gönüllü idi. Sert ve haşin değildi. Fakat heybetli ve vakarlı idi. Lüzumsuz söz söylemezdi. Gülmesi tebessümdü. O’nu ansızın göreni bir heybet alırdı. Herkese derecesine göre hürmet gösterirdi. Akrabalarına daha ziyade ikram ederdi. Lâkin onları kendilerinden daha faziletli kimselerin üzerinde tutmazdı.

Kendilerine hizmette bulunanları pek hoş tutardı. Kendisi ne yer, ne giyerse onlara da onu yedirir ve giydirirdi. Çok cömert ve ikram sahibi idi. Çok şefkatli ve merhamet sahibi idi. Çok cesaretli ve bilgili idi. Sözünde ve vaadinde sabit, sözünde sadıktı. Hasılı o ahlakça, akıl ve zekaca herkesten üstün ve her türlü medh ü senaya layıktı.