«Meşreb-i-Cerrahî»

By | 28 Mayıs 2015

mesreb-i-cerrahiBiz Cerrahî canlarıyız, can veririz Hayder’e;

Hamse-i-âl-i-abaya, hem evlâd-ı Kevser’e;
Can-ü başı feda kıldık ol fâtih-i Hayber’e,
Bende-i şâh-ı velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerrâr pirimiz, sultanımız..
Ehl-i beyt-i Mustafa’nın hâkine yüz sürmüşüz,
Hamd-ü-lillah dü-cihanda Hakkı Hakta görmüşüz,
Aşk yolunda sabrile bir nice sırra ermişiz,
Bende-i şâh-ı velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerrâr pirimiz, sultanımız..
Şâh-ı sırrı velâyettir ol şehinşah, ey zâhit!
Çün buyurdu: (Ene ve Aliyyün min Nûrin vahit)
İşte Kur’an, işte Hadis, şânma âdil şâhit;
Bende-i şâh-ı velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerrâr pirimiz, sultanımız..
Hel etâ sûresinde Hak zikreyledi şânını,
Ehl-i semâ tebcil etti Ebi-Türâb namını,
Severiz biz dostlarını, sevmeyiz düşmanım;
Bende-i şâh-ı velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerrâr pirimiz, sultanımız..
(Lâhmüke Lâhmi, Demüke Demi..) buyurdu Resûl,

(Rulıüke Ruhi..) sırrında tecelli kıldı vüsul,
Ayrı gayrı vehmedende mâ’r.fet bulmaz husül,

Bende-i şâh-ı velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerrâr piri niz, sultanımız..
İlim şehri Muh^mmca’dir, Ali ânın bâbıdır;
Bu gerçeği anlayanlar. ıakikat erbabıdır;
Amn.çün kim ehl-i irfan ayağı türabıdır
Bende-i şâh- velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerâr pirimiz, sultanımız..
Aşkî eder Haseney’e daim arz-ı iftikar,
Çün bilir ki, sâki-i Kevser’dir ol sahib vekar,
La Fetâ illâ Ali, lâ seyfe illâ Zülfikar;

Bende-i şâh-ı velâyettir bizim unvanımız,
Hazreti Hayder-i Kerrâr pirimiz, sultanımız..