“Şüphesiz biz ona doğru yolu gösterdik. İster şükredici olsun ister nankör.” (İnsan sûresi, 76/3)
“De ki, (size gelen) gerçek/hak, Rabbinizdendir. Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin.” (Kehf sûresi, 18/29)
“Her kim iyi bir iş yaparsa lehine; her kim de kötülük yaparsa aleyhinedir. Rabbin kullara asla zulmetmez.” (Fussılet sûresi, 41/46)
“Her nefis kazandığı karşılığında rehindir. (Herkes yaptığı işlerin rehini ve esiridir.)” (Müddessir sûresi, 74/39)
“De ki: Ey insanlar, Rabbinizden hak olan (Kur’ân) gelmiştir; her kim ona uyarsa kendi için uymuş olur. Her kim de (ondan ayrılır) dalâlete düşerse, (olan yine) kendisine olur.” (Yunus sûresi, 10/108.)
Bir kısmını misal olarak aldığımız bu âyet-i kerimeler gösteriyor ki, insan fiil ve hareketlerinde hürdür. Bu sebeple de o, fiil ve hareketlerinden sorumludur.