İlim İle İlgili Bir Hikaye

By | 20 Haziran 2015

ilim-ile-ilgili-bir-hikaye    Asi bir zatı, tevali ve tekerrür eden suçlarından dolayı asmışlardı, cesedi darağacında sallanıyordu. Ehlullahtan Cüneyd-i Bağdadî hazretleri oradan geçerken, gözü bu idam mahkûmuna ilişti, merhametle şöyle bir baktı ve oradan uzaklaştı. O gece, şehrin hakka yakın olan âşıkları ve zâhitleri, asılan zatın cennete dahil olduğunu mâ’nalarmda gördüler ve bu makama nasıl vasıl olduğunu kendisinden sordular. Şu cevabı verdi:
— Beni, darağacına astıklarında oradan Cüneyd-i Bağdadi hazretleri geçti ve bana rahmet nazarı ile öyle bir nazar etti ki, Allahu sübhanehu ve tealâ’nm hitab-ı celili erişti: (Benim dostumun, rahmet nazarı ile baktığına azap etmek şanıma lâyık değildir. Seni affettim ve sana cennetimi verdim.) buyuruldu. Beni, bu suretle cennete idhal ettiler.
Evliyâ’ullahın bir rahmet nazarı ile, böyle idam mahkûmu âsiler cennetlik oluverirlerse, ehlullahın elini tutan müride ne gibi İlâhi ihsan ve iltifatlar olacağını senin irfanına terk ederim ey veli eli tutan âşık!..
Hak mürşit, serapâ merhamet olduğundan, kendi sürüsüne giren ve o sürüden sayılan kimseyi aslâ terk etmeyeceği muhakkaktır. Belki, mürşidinin sözünü tutmamakla dünyada sefil ve rezil olursa da, âhireti mutlâka mü’emmendir. Çünkü, evliyâ’ullah kendilerine tâbi olanları dünyada ve âhi- rette terk etmezler.