Zalime de Mazluma da Yardım Etmek

By | 10 Nisan 2015

Zalime de Mazluma da Yardım EtmekZalime de Mazluma da Yardım Etmek

Enes -Allah ondan razı olsun- şöyle dedi: Allah Rasûlü sal­lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Zalim de olsa mazlum da olsa Müslüman kardeşine yardım et!” Sahabeler dediler ki:

-Ey Allah’ın Rasûlü! Mazlum olan, zulme uğramış kardeşimize yar­dım ederiz, ancak zalim olana, zulmedene nasıl yardım edelim? Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

-“Onun zulmüne mani olarak ona yardım etmiş olursun.”

Vaaz

Zulüm, adâletin zıddıdır. Adâlet bir fazilet, zulüm ise bayağılıktır. Dinimiz, zulmü şiddetle yasaklar. Zulüm, her türlü haksızlığın adıdır. İnsan olma haysiyetine sahip olan hiç kimse zulmü sevmez, zâlimin destekçisi olmaz.

Bir insan mü’min olduğu halde zâlim olabilir, zulüm işleyebilir. Nitekim hadîs-i şerif de buna delil teşkil etmektedir. Allah Teâlâ şöyle buyurur: ‘İnananlar ve imanlarına zulüm, haksızlık karıştırma­yanlar. İşte güven onlarındır ve doğru yolu bulanlar da onlardır”

(En’âm, 82). Bu âyet nazil olunca sahâbe Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem’e gelerek:

– Hangimiz nefsimize zulmetmeyiz ki? dediler. Bunun üzerine Al­lah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

-“Buradaki zulümden maksat sizin zannettiğiniz değil, Lokman aleyhisselâm’ın oğluna söylediği şu sözde bahsedilenlerdir: “Ey oğul­cuğum! Allah’a şirk koşma, doğrusu şirk en büyük zulümdür” (Lukmân, 13).

Burada anılan şirk, zulmün en büyüğüdür. Allah Rasûlü sallalla­hu aleyhi ve sellem âyette kastedilen mânanın bu olduğunu onlara hatırlatmıştır. Fakat bundan alacağımız en önemli ders, sahâbenin bu konuda ne kadar hassas davrandığıdır. Bir başka önemli nokta da zu­lümle şirk arasındaki bağlantıdır. Her zulümde şirkten bir eser olduğu düşünülebilir. Yahut, şirkten nasıl sakınılması gerekiyorsa, zulümden de öylece sakınılması gerektiği kalblere ve kafalara yerleştirilmek istenilmiştir.

Mazlum, zulme ve haksızlığa uğrayan kimsedir. Mazluma yardım etmek ve ona yapılan haksızlığı ortadan kaldırmaya çalışmak dînî ve vicdânî bir görevdir. Bütün peygamberler yeryüzünden zulmü ortadan kaldırmayı hedeflemişlerdir. Bu yüzden de, gönderildikleri toplumlar- da peygamberlere ilk karşı çıkanlar, onlara eziyet ve işkence yapanlar o toplumun içindeki zâlimler ve baskı grupları olmuştur. Buna karşı­lık, peygamberlere ilk inanan ve onun yanında yer alanlar ise mazlum­lardır. Her defasında gâlip gelenler de haktan yana tavır koyup zulme başkaldıranlar olmuştur. Çünkü zulüm pâyidâr olmaz. Allah’ın yardımı zâlimlere değil, daima mazlumlaradır. “Zâlimin zulmü varsa, mazlûmun da Allah’ı var” atasözü bu değişmez gerçeğin evrensel ifadesidir.

Sahâbe-i kirâm, mazluma yardımı anlamış, ama zâlime nasıl yar­dım olunacağını Resûlullah’a sorma ihtiyacı duymuştur. Çünkü ilk akla gelen, zâlime yardımın da zulüm olduğudur. İşte bu isabetli soru ve Al­lah Resûlünün cevabı sayesinde biz de konuyu anlamış bulunuyoruz. Buna göre zâlimin zulüm yapmasına engel olmak ona bir yardımdır. Çünkü, yapacağı zulüm ve haksızlıktan onu kurtarmak, işleyeceği ha­ram ve günaha engel olmak, dünya ve âhirette hak edeceği cezadan onu kurtarmak demektir. Zâlime bundan daha büyük bir yardım ol­maz. Buna karşılık, zâlimin zulüm yapmasına göz yummak ve engel olmamak da zulmün bir çeşididir.

Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem, bu tâlimatlarıyla Câhiliye Arapları arasında yaygın olan bir anlayışı da yıkmış, bâtıl ve yanlışın yerine hakkı ve doğruyu ikâme etmiştir. Çünkü Araplar arasında kav­miyetçilik ve kabilecilik gayreti yüzünden, zâlim de olsa kendi ırkının ve soyunun insanını destekleme, ona yardımcı olma âdeti çok yaygın­dı. Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem, böylelikle yanlış üzerine bina kılınmış bir yapıyı tamamen kaldırıp atmak yerine, düzeltip hakka hizmet eder hale getirmiştir.

Vaazdan Öğrendiklerimiz:

Mazluma yardım dinimizin esaslarından biridir.
Zâlimin zulmüne mani olmak, ona karşı yapılabilecek en büyük hayırdır.
Zulmün ve haksızlığın her çeşidi dinimizde yasak ve haram kı­lınmıştır.
Zâlimin zulmüne engel olmak, mazluma yardımcı olmak sayılır; zulme engel olmamak ise, bir çeşit zulümdür.