Taif Yolculuğu

By | 5 Temmuz 2015

taif-yolculugu  Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav), peygamberliğinin onuncu yılında, kendisinin en büyük destekçisi olan eşi ve amcası Ebu Talib’i kaybedince müş­riklerin eziyeti artmıştı. Bunun üzerine Peygamberimiz (sav), Mekke yakınların­da bulunan Taif halkını Müslümanlığa davet etmek için Zeyd bin Harise (ra)’yi de yanma alarak Taife gitti. Onlara İslâm’ı anlattı. Taifliler cehalet gösterip İs­lâm’ı kabul etmediler. Hatta onu bazı kimselere taşa tutturdular. Mübarek vücu­du kanlar içinde kaldı. Zeyd bin Harise (ra), vücudunu ona siper ederek atılan taşlara karşı onu korumaya çalıştı.

Taiften çıkan Peygamberimiz (sav), yol kenarındaki bir bağa sığınarak bir müddet dinlendi. Karnü’s-seâlib denilen yere gelince, kendisine melek vasıtasıy­la, kendisini taşlayan, İslâm’ı reddeden Taif halkının dilerse Allah (cc) tarafından yok edileceği bildirildi. O, rahmet peygamberi olması nedeniyle onların helak edilmesini istemedi ve şöyle dua etti: “Allah’ım! Onların zürriyetlerinden, yalnız Allah’a ibadet edecek, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayacak kimseler çıkarmanı di­lerim”.

Taif yolculuğu esnasında büyük sıkıntılar yaşayan Peygamber Efendimiz (sav) ümitsizliğe düşmedi ve yılmadı.