Şakk’ı Sadr

4 yaşında iken mübarek göğsünü yardılar. Melek tarafından koyun güderken alınıp, bir dağın tepesine çıkarılan, Allah’ın Rasulu bu hadiseyi, Halime Hatun’a şöyle anlatıyor.
Bismillahirrahmanirrahim
Elem neşrah leke sadrek (senin göğsünü açmadık mı?) inşirah 1
Halime Allah’ın sevgiliye sorar. Ey alemlere rahmet oğlum bu nice haldir? Kardeşin Abdullah yeşiller giymiş iki kimsenin seni alıp, götürdüğünü söyledi.
Allah’ın Rasulu Anlatıyor
“Biz Abdullah’la, koyun güderken beni alıp bir dağın başına götürdüler. Yeşil elbiseler giymiş, iki kişi vardı. Birinin elinde gümüşten bir ibrik birinin elinde yeşil zümrütten. Beni dağ başına götürdüler. Biri arkam üzere yatırdı. Ben seyrederken göğsümü göbeğime kadar yardı. Hiç acı ve elem duymadım. Elini sokup içimde ne varsa çıkardılar. O beyaz şey ile yıkayıp yerine koydular. Biri diğerine “Kalk, ben de hizmetimi yerine getireyim” dedi ve elini yüreğime sokup çıkardı. İki parça etti ve içinden siyah bir şey çıkarıp attı. Senin vücudunda şeytanın nasibi bu idi çıkarıp attık. Ey Allah’u Teala’nm sevgilisi! Seni vesveseden ve şeytanın hilesinden emin ettik dedi. Sonra yüreğimi kendi yanlarında olan latif ve yumuşak bir şey ile doldurdular. Nurdan bir mühürle mühürlediler. Halen o mührün soğukluğu bütün aza¬lanında mevcuttur. Onlardan biri, elini yarılan yere koydu. Yaram hemen iyileşti. Sonra beni ümmetimden on kişi ile tarttılar, ben ağır geldim. Bin kişi ile tarttılar, yine ben ağır geldim. Sonra onlardan biri diğerine; “Artık onu tartmayı bırak. Vallahi O’nu bütün ümmetiyle tartacak olsan, ağır gelir” dedi. O zaman ikisi de yüzümü öptüler. Ve beni burada koyup gittiler.
Allah’ın sevgilisinin başından geçen bu mucizevi olay Kur’anı Kerim’in İnşirah Suresi’nin birinci ayetinde geçer. Bu olaya, Şakk’ı Sadr ismi verilir.