Peygamberimiz (a.s.m.) Hangi Evliliğe Engel Oldu?

By | 3 Şubat 2015

peygamberimiz-a-s-m-hangi-evlilige-engel-olduHadise Hicretten sonra meydana gelmişti. Ebû Cehil’in kabilesinden bazı kimseler Peygamberimize (a.s.m.) müracaat ederek, kızlarını Hz. Ali’ye nikahlamak istediklerini bildirdiler.

Bunun üzerine, ileride duyulduğu zaman herhangi bir dedikoduya meydan verilmemesi için Peygamberimiz (a.s.m.)
Mescid-i Şerifin minberine çıktı ve durumu sahabilerine anlattı:

“Gerçek şu ki, Hişam bin Muğire oğulları kızlarını Ali bin Ebî Talib’e nikâhlamak için benden izin istediler. Ben onlara izin vermiyorum. Sonra yine ben onlara izin vermiyorum. Sonra yine ben onlara izin vermiyorum.

“Meğer ki, Ebû Talib’in oğlu benim kızımı boşayıp onların kızını almak isteye. Çünkü kızım Fâtıma benden bir parçadır. Onu şüpheye düşüren beni de şüpheye düşürür. Ona eziyet veren şey bana da eziyet verir.

“Ben ancak ve ancak onu belâya sokmalarından endişe ediyorum. Ben ne helâli haram kılarım, ne de haramı helâl. Vallahi, Resulullah’ın kızı ile Allah düşmanının kızı bir adamın yanında ebediyen bir araya gelemez.”
Evet, Peygamber Efendimizin de açıkça ifade buyurduğu gibi, Peygamberimizin (a.s.m.) bu evliliğe razı olmayışının iki mühim sebebi vardı:

Birisi ve en önemlisi, İki Cihan Güneşinin bahtiyar kızı ile Ebû Cehil gibi bir Allah ve Peygamber düşmanının kızının bir araya gelmesinin mümkün olmadığıdır. Çünkü böyle bir evlilikte Hz. Fâtıma’nın rahatsız olacağı, sıkıntı çekeceği, eziyet göreceği kaçınılmazdır. Hz. Fâtıma’ya verilen eziyet aynı şekilde Peygamberimize verilmiş olur ki; bu hem haramdır, hem de eziyet verenin helâkine sebep olur.

İşte Peygamberimiz Hz. Ali ile Hz. Fâtıma’ya duyduğu sonsuz şefkatten dolayı böyle bir nikâhı istememiştir.
İkinci sebep de, kıskançlıktan dolayı bir geçimsizliğin, bir fitnenin meydana gelmesidir.

Hz. Fâtıma validemiz her ne kadar çok üstün meziyetlere sahip olsa da, her kadın gibi kıskançlık duygusu taşıyan bir insandır.

İşte Peygamberimiz, Hz. Fâtıma’nın kıskançlık göstererek başına bir fitnenin geleceğini bildiği için bu evliliğe razı olmamıştır.

Diğer taraftan Peygamber Efendimiz, Ebû Cehil’in kızı ile Hz. Fâtıma’nın bir nikâh altında bulunmasını haram kılıyor değildi. Allah’ın lütfü ve bildirmesiyle bunların geçinemeyeceklerini bilmiş, bunun için uygun bulmamıştır.
Bu meseleyi başka türlü anlamaya, bir mü’mine yakışmayacak şekilde yanlış yorumlama yoluna gitmemelidir. Çünkü Peygamberimiz (a.s.m.) her meselede Allah’ın rızasını esas alıyor ve o istikamette hareket ediyordu.