Oruç Tutmamayı Veya Tuttuktan Sonra Bozmayı Mübah Kılan Şer’i Özürler

By | 12 Temmuz 2015

oruc-tutmamayi-veya-tuttuktan-sonra-bozmayi-mubah-kilan-seri-ozurler    HASTALIK ÖZRÜ:
Ramazan’da sağlıklı bir şekilde oruca başlayıp sonradan hastalanan kimse oruç tuttuğu takdirde hastalığının şiddetlenmesinden yada uzamasından korkarsa kaza etmek üzere iftar etmesi ve oruç tutmaması caizdir. Hastaya bakan da hasta gibidir.
Ramazan’da, yolcuların (misafirlerin), oruç tutmayıp da sonra tutmaları caizdir. Ancak yolculuk yada misafirlik zayıflığı ve güçlüğü gerektirmiyorsa, yolculukta oruç tutmak daha hayırlıdır.
CAN TEHLİKESİ:
Can tehlikesi olduğunda yani birisi tarafından orucunu bozulmaya zorlanırsa, bozmadığı takdirde öldürmekle yada vücudunda zarar vermekle tehdit etse oruç bozmak caiz olur.
GEBE VE EMZİKLİ KADIN:
Gebe veya emzikli olan bir kadın oruç tuttuğunda kendisine ya da karnındaki bebeğe zarar vereceğinden endişe ederse oruç tutmayıp sonra kazâ eder. Emzirdiği çocuk başkasının da olsa yine böyledir’.
Ka’b’lı Enes b. Malik’den (ra) şöyle rivâyet edilir: Peygamber Efendimiz (sav): “Şüphesiz Allah yolcunun üzerinden orucu ve namazın yarasını kaldırmıştır. Hâmile ve süt emziren kadından da orucu (kaldırmıştır)” buyurmuştur .
ORUCA DAYANAMAMAK:
Açlığa veya susuzluğa dayanamayan, âdeta akıl sağlığından endişe eden insan orucunu bozar ve oruç tutmaz.
DÜŞKÜNLÜK ve İHTİYARLIK:
Vücut bakımından gün geçtikçe düşmek ve aşağılamak üzere iyice ihtiyarlayan birine düşkün ve ihtiyar denir. Bu hale gelmiş insanların oruç tutmaması caizdir. Oruç tutamayacakları gibi sonra kaza da edemeyeceklerinden oruç tutmayıp fidye verirler.
Nafile oruç tutanlar bir davet yada ziyafet esnasında orucunu bozabilir. Nafile oruç tutan için bu bir özürdür. Bir güne bir gün kazâ eder. Davet sahibinin oruçlu olması da böyledir. Farz veya vâcib oruçlar için ziyafet özür olamaz.

FİDYE: Takatsiz olan, düşkün ve ihtiyar olan oruç tutamadığı gibi kazasımda yapamayacak olan insanlar her oruca bedel olarak bir fidye verirler. Bir fidye, bir sa- daka-i fıtırdır. Bir fakire verilebilir veya akşamlı sabahlı bir fakiri bir ay doyurabilir, isterse parayı eline verebilir, isterse toptan isterse ayrı ayrı verir. Fidye herhangi bir fakire verilebilir. Düşkün ve ihtiyar olan birisi fidye de veremiyorsa Allahtı Teâlâ (cc)’dan bağışlamasını, af ve mağfiretini diler.