Müşriklerin Sonu

By | 10 Mayıs 2014

müşriklerin sonu

Müşriklerin Sonu hakkında Ayet: “De ki, yeryüzünde bir gezin de bakın, bundan öncekilerin sonu nasıl olmuş! Onların pek çoğu müşrik idiler.” (Rum; 42)

Müşriklerin Sonu hakkında Hadis: “Müşrik olarak ölenle, bir müslümanı haksız yere öldüren ha­riç, Allah bütün günahları affedebilir.” (Ümmü Derda’dan)

Müşriklerin Sonu hakkında Hikâye: Müşriğin Okundan Etkilenmeyen Sahabi

Müşriklerden birisi Zatü’r-Rika gazvesinde “Muhammed’in Ashabın­dan kan dökmeden geri dönmeyeceğim” diye yemin etmişti. Bu yüzden Resûlullah’ı ve Müslümanları tâkibe koyuldu. Resûlullah bir yerde mola verdi ve: “Kim bizi (nöbet tutup) koruyacak?” diye sordu.

Muhacir ve Ensâr’dan birer adam vazifeyi üzerlerine aldılar. Resulullah, bunlara: “Şu geçidin girişini tutun (orada bekleyin)!” diye ferman bu­yurdu. Bu iki zat, geçidin ağzına gelince Muhacirden olanı, yattı. Ensârî de namaz kılmaya başladı. Derken tâkipçi adam da oraya geldi. (Namaz­daki nöbetçinin) silûetini görünce anladı ki, bu, askerlerin koruyucusu­dur, derhal bir ok atıp sapladı ve atmaya devam etti. Nöbetçi sahabi üçüncü okla ağır yaralanmıştı. Derhal rükû ve secdeleri yapıp namazını tamamladı ve arkadaşını uyardı: “Kalk artık kalk! Ben yaralandım arka­daş, hareketten kesildim!” Arkadaşı yerinden fırlayınca, okçu müşrik de korkup uzaklaştı. Yaralı arkadaşının durumunu gören Muhacir hayretle sordu:

“Fesubhanallah! Sana ilk ok atılanca beni uyandırsaydın ya!”

“Okumakta olduğum bir surenin ortalarında idim. Onu kesmek iste­medim. Eğer Resûlullah’ın bize verdiği nöbetçiliğe zarar gelmeyecek ol­saydı, canım çıkasıya okuduğum sureyi kesmezdim.”