Kur’ân’ın Diriliş İmkânı

By | 14 Nisan 2015

kuranin-dirilis-imkaniÂhiret hayatının gerçekleşmesinin en büyük delil ve teminatı, Cenab-ı Hakk’ın kullarına olan va’didir. Kur’ân, her nefsin öleceğini , ölümden kaçılamayacağını , öldürenin Allah olduğunu ve sonunda dönüşün yine O’na olacağını pek çok yerde vurgulayarak, öldükten sonra dirilişin, Allah’ın va’dinin bir gereği olduğunu bildirir:

“Size va’dedilmekte olan, hiç tartışmasız doğrudur. Hiç şüphe yok, ceza ve hesap da mutlaka gerçekleşecektir.”
Bilindiği gibi, bir haberin doğruluğu onu bildirenin doğruluğuna bağlıdır. Şu hâlde, va’dine muhalefet etmesi asla söz konusu olmayan Yüce Yaratıcı, bütün semavî kitaplarda ve de Kur’ân-ı Hakîm’de bir kitap gibi yarattığı şu kâinatı kapatıp, başka bir gün yeniden açacağını söylüyor. Madem ki, söyleyen O’dur; ve bu mevzunun söz sahibi peygamberler de buna şehadet ediyorlar; o hâlde âhiret hayatının vukûuna olmuş nazarıyla bakılmalıdır.

Kur’ân, sadece öldükten sonra dirilmenin mutlaka meydana geleceğini haber vermekle yetinmemiştir. İnsan aklını meşgul eden önemli meselelerden biri olan ba’s ve haşri ispatlayan kesin deliller getirmiştir. Delillerini ortaya koyarken de, inkârcıların itirazlarını içine alan canlı örnekler vermiştir.

Ba’s (öldükten sonra dirilme) ve haşr meselesini hiçbir delile ihtiyaç bırakmayacak şekilde kendine has aklî ve mantikî metotlarla ispat eden Kur’ân, dirilişin imkânını, şu üç yolla ele almıştır: