Kitaplara İman Hakkında

By | 2 Temmuz 2015

kitaplara-iman-hakkindaİmânın üçüncü şartı; Allah’ın kitablarına inanmaktır. Allah’ın semâuî kitabları vardır.

Yüce Allâh, kullarına (insanlara) doğru yolu göstermek, insanları dünyâ ve âhiret mutluluğuna erdirmek için, Peygamberleri aracılığı ile ı üm insanlara emirlerini bildiren semâvî kitablarını indirmiştir.
Allah’ın, peygamberlerine, vahiy yoluyla indirdiği bu İlâhî kitablarına inanmak her müslümanın boynuna borçtur. Allâh’ın emir ve yasakları bu İlâhî kitablarda yazılı bulunmaktadır.
Peygamberler Allâh’tan aldıkları emir ve yasakları, bütün insanlara olduğu gibi ulaştırmış, teblîğ etmiş ve duyurmuşlardır.
Bu İlâhî Kitablar, insanların dünyâda ve âhirette saâdet ve mutluluk içinde yaşamalarını sağlamak için gerekli olan doğru yolu bildirir, kulluk görevlerini açıklar, gösterilen bu yoldan gidenlerin saâdet ve mutluluğa ereceklerini müjdeler.
Allâh’ın emirlerine aldırmayan azgın ve sapkınların da dünyâda karşılaşacakları belâlarla ve ölümden sonra görecekleri azâblardan haber vererek onları korkutup uyarır.
Biz Müslümanların kitâbı, Peygamberimiz Hz. Muhammed (aleyhisselâm’a) gönderilen/yani indirilen İlâhî Kitap Kur’ân-ı Kerîm’dir.
Âdem (Aleyhisselâm) ile bizim Peygamberimiz arasında gelip geçen bütün peygamberlere gönderilen Semavî kitabların hepsi haktır, doğrudur ve gerçektir. Biz mü’minler/ümmet-i Muhammet hepsini inanırız.
Biz Müslümanlar, kendi kitabımızla birlikte Allah’ın diğer Peygamberlerine gönderdiği kitâbların da hepsine inanırız.
Allâh’ın Kitablarının bir kısmı sayfalardan ibârettir. Bunlara: Suhuf (sahîfeler) denir. Bir kısmı da büyük kitablardır.
Sahîfeler Şu Peygamberlere Gelmiştir:
10 Suhuf Âdem (Aleyhisselâm’a),
50 Suhuf Şit (Aleyhisselâm’a),
30 Suhuf İdris (Aleyhisselâm’a),
10 Suhuf İbrâhim(Aleyhisselâm’a), gönderilmiştir.
Büyük Kitâblar Şu Peygamberlere gelmiştir:
1. Tevrat: Musa Peygamber’e inmiştir.
2. Zebûr: Davûd Peygamber’e inmiştir.
3. İncil: İsâ Peygamber’e inmiştir.
4. Kur’ân: Bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed (Aleyhisselâm’a) inmiştir.
Kur’ân-ı Kerîm’in dışındaki semâvî kitabların ve sayfaların her biri belirli bir zamana ve birtakım belirli kavim ve milletlere gönderildiğinden zamanlan geçmiş, yürürlükten kalkmış, hükümleri Allâh tarafından Kur’ân-ı Kerimle yürürlükten kaldınlmıştır.
Kur’ân-ı Kerîm, Allâh’ın indirdiği son kitabıdır. Yalnız belirli bir zamana, belirli bir kavme, bir millete mahsûs (özel) gelmiş bir kitap değildir, bütün insanlann kitabı, evrende yaşayan ve kıyâmete kadar yaşayacak olan insanlığın kitabıdır.
O’nun (Kur’ânın) hükmü, emirleri ve yasakları kıyamete kadar devam edecektir.
Kur’ân-ı Kerîm, Peygamber Efendimize 40 yaşındayken inmeye başlamış, peygamberliği süresince vefâtına kadar yirmi üç senede tamam olmuştur. Peygamber Efendimize nasıl inmişse, eksik ve fazla olmadan bize de öylece tastamam ulaşmıştır.
Kur’ân-ı Kerîm Arapçadır. Olduğu gibi okunur. Çünkü hem lafzı, hem mânâsı Allâh sözüdür. Arapçadan başka dillere anlaşılması için çevrilir. Örneğin; Türkçe meâl, Türkçe Tefsir deniyor. Arabça olan Kur’ân Türkçeye çevrilmiş.
Kur’ân-ı Kerîm, Peygamberimiz’in en büyük ve dâimî bir mûcizesidir. Hem kelimeleri, hem anlamı, hem de sâhip olduğu yüksek hakikatlerle eşsiz bir mûcizedir.
İnsanlar her ne kadar ilerlerse ilerlesinler, maddî mânevî bütün ihtiyâçlanna Kur’ân-ı Ke-rim cevâp vermeye yetecektir.
Dünyâda en büyük inkılâbı yapan ve gerçekleştiren Kur’ân-ı Kerîm’dir.
İnsanlar için biricik kurtuluş yolu, Kur’ân-ı Kerim’e uymaktır. Kur’ân-ı Kerim: Bütün insanlık için ışıktır, nûrdur, irfân ve hidâyet kaynağıdır. Kur’ân-ı Kerîm’e gönlünü açan her insan hidâyete erer ve dünyâda insan gönlünün arzuladığı mutluluğu yakalar ve âhirette/öteki dünyâda da cehennem azâbından kurtuluşa ererek cennete girer Allâh’ın lûtfuyla şüphesiz.