Haccın farzları ve vaciplerinin yanında sünnetleri de vardır. Sünnetlerin yerine getirilmesi haccın sevabını ve faziletini artırır. Herhangi bir mazeret olmaksızın kasten terk edilmesi ise mekruhtur. Ancak sünnetlerin terk edilmesi herhangi bir cezayı gerektirmez.
Haccın nasıl eda edileceğini Peygamber Efendimiz Aleyhisselatü Vesselam bilfiil göstermiş ve: “Hac menasikini benden öğreniniz, benim yaptığım gibi yapınız.” buyurmuştur. Dolayısıyla kâmil bir hac, ancak sünnetlerin de eda edilmesiyle mümkündür.
Haccın sünnetleri, aslî sünnetler (kendi başlarına müstakil menasik) ve fer’i sünnetler (farz veya vacip olan diğer menasikin edasıyla ilgili sünnetler) olmak üzere ikiye ayrılır.