«Düşün !»

By | 29 Mayıs 2015

dusunBu dünyaya gelen kişi,
Ölenleri görmez misin?
Kahkahayla gülen kişi,
Kara yere girmez misin?
İster bey ol, ister paşa;
Âdem gibi bin yıl yaşa,
Ecel bir gün gelir başa,
Kara yere girmez misin?
Ayağını bastığın yer,
Kulak ver ki, sana ne der:
(Hani önceden gelenler?)
Kara yere girmez misin?
Mâ’mureler harab olur,
Nâzik beden türâb olup,
Bu dünya bir serâb olur,
Kara yere girmez misin?
Zevk-ü safaya aldandın,
Nefsin hiyİpsine kandın,
Dünya sana kalır sandın,
Kara yere girmez misin?
Melek-ül-mevt canın alır,
Sevdiklerin baka kalır,
Ne tâc, ne de hırka kalır,
Kara yere girmez misin?
Soyacaklar elbiseni,
Koyacaklar kabre seni,
Boş geçirme nefesini,
Kara yere girmez misin?
Aşkî ölümden ibret al,
Bâki değil evlât, iyal,
Düşmanına kalır bu mal,
Kara yere girmez misin?