Dört Mezhebe Göre Ticaret Mallarının Zekatı – 2

By | 3 Haziran 2015

dort-mezhebe-gore-ticaret-mallarinin-zekati-2 – Ticaret malının üreme (çoğalma, değer kazanma) ümidi varsa rayiç bulması ve çarşıdaki değeri gözetilir. Malikî mezhebine göre bu durumdaki ticaret malını sahibi her yıl değerlendirmeye tabi tutmaz, altın veya gümüş karşılığında satmadıkça senelerce beklese de zekâtını vermez. Satınca bir yıl için zekât verir.

Ancak sattığının ve aldığının yıl (başlangıç)ını biliyorsa kendisi için yılın bir ayını tayin eder ve o ayda yanında bulunan malların değerlendirmesini yapar ve varsa ticarette kullanmadığı hareketsiz para ile birlikte zekâtını verir.

Ebu Hanife, Şafiî ve Hanbelî’ye göre ticaret malı her yıl değerlendirmeye tabi tutulur ve kıymeti üzerinden zekâtı verilir.

– Bir kimse nisap değerinden az bir ticaret malı satın alsa, o malın nisab değerine ulaşma zamanı yılın başı veya sonundan birisi olabilir.!*) Bu Ebu Hanife’ye göredir. Malikî ve Şafi î’ye göre yılın tamamında nisap değerinin bulunmasına bakılır.
– Ticaret malının zekâtı kıymete taallûk eder. Bu Malikî, Hanbelî ve tercih edilen Şafiî görüşüne göredir.