Ahirete Ait Olaylar

By | 5 Mayıs 2015

Mah?er Günü Yeri Meydan? K?yamet   Kıyamet koptuktan bir süre sonra Yüce Allah (cc)’m emriyle, Sûra kinci üfleme olacaktır. Bunun ardından bütün insanlar dizilerek yererinden kalkacaklar. “Ba’sü ba’del mevt” öldükten sonra dirilme” işte budur. Ve gelmiş geçmiş bütün insanlar, “Mahşer” meydanında oplanacaklardır.
Bir insanın bedeni binlerce parçaya ayrılsa, her parçası bir yere savrulup da- ğılsa, çürüyüp yok olsa, yine bunlar Yüce Allah (cc)’ın ilminden ve kudretinden dışarı kalmazlar. Allah (cc) dilediği zaman bunları oıdreti ile bir araya toplayıp diriltir, dilediği sonuca kavuşturur. İnsanların böyle yeniden hayat bulmalarına “Haşr” denir. Bu olay, ruhların bedenlerine yeniden girmesiyle meydana gelecektir.
Ruhlar, Allah (cc)’ın birer emridir. Onların gerçek halleri insan tarafından bilinemez. İnsanlar öldüklerinde onların ruhları geçici bir zaman için başka bir âleme gider. Orada dünyada yapmış olduğu işlere ;öre ya rahat yaşar yahut azab görür. O âleme “Berzah âlemi” denir. Bu, dünya ile ahiretten başka bir âlemdir.
Ruhlar, ebedi bir şekilde ölmekten ve yok olmaktan korunmuş oldukları için, ahiret hayatı başlayınca her ruh, Allah (cc)’m kudreti ile neydana gelecek olan kendi bedenine döner. Onunla birleşerek beraberce Mahşere gider. Bu, ruh ile bedenin bir araya gelmesinden başta bir şey değildir.
Mahşerde her insan sorguya çekilecektir. Dünyada yaptığı işleri gösteren “amel defteri” kendisine verilecek, dünyadaki bütün amelleri tartıya konacaktır. Sevap ve günahları ortaya çıkacaktır. Müminlerin bir kısmı peygamberlerin ve diğer büyük kimselerin şefaatma kavuşacaktır. Sonra her insan, “Sırat” denilen köprüden geçmek zorunda olacaktır. İnsanların bir kısmı Sırat’ı geçerek Cennet’e girecek, bir kısmı da buradan geçemeyip Cehenneme düşecektir. Şöyle ki:
1) Ahiret gününde sorguya çekilme, mükellef olan bütün yaratıkların Allah (cc) tarafından hesaba çekilmesidir. Mahşer’de büyük bir adalet mahkemesi kurulacak ve herkesten dünyada yaptıkları sorulacak, ona göre hakkında karar verilecektir.
Daha önce de insan öldüğü zaman kabrinde “Münker ve Nekir” denilen iki melek tarafından sorguya çekilecektir. Her ölüye soracaklardır: “Rabbin kimdir? Peygamberin kimdir? Dinin nedir? Kıblen neresidir? Nereden kazanıp nereye
harcadın? Gençliğini nasıl geçirdin? Bu sorguya kabir sorgusu denir.
2) Amellerin yazılı olduğu defter, her insanın iyi olsun kötü olsunDünya’da işlediği herşeyin yazılı olduğu defterdir. Melekler tarafından yazılmış olan bu defter, ahirette sahibine verilecek ve ona: “Al, işte kitabın! Oku!..” denilecek. Böylece insanın yaptıklarından hiçbirşey gizli kalmayacaktır.
3) Mizan; Mahşer’de herkesin dünyada yapmış olduğu işleri tartmaya mahsus bir adalet ölçüsüdür ki, bununla amellerin iyi ve kötümiktarı anlaşılmış olur.
4) Sırat; Cehennem üzerine kurulmuş, üzerinden geçilmesi pek zorolan bir köprüdür. Allah (cc)’ın iyi kullan buradan kolaylıkla geçer. Öyleki, bir kısmı şimşek hızıyla geçer ve Cennet’e girer. Fakat, kâfirler ilenıü’minlerden bazı bağışlanmamış günahkâr kimseler geçemeyip Cehenneme düşeceklerdir. Kâfirler ebedi olarak orada kalacaklar; günahkâr müminler ise cezalarım doldurduktan sonra Cennet’e gireceklerdir.
5) Cennet, hatır ve hayale gelmeyen maddi ve manevi nimetleriiçinde toplayıp, hiçbir zaman yok olmayan ve bugün mevcut olan sekiz bölümlü bir mükâfat âlemidir. Bulunduğu yeri ancak Allah (cc) bilir.
6) Cehennem, bütün kâfirler ile bazı günahkâr mü’minler için yaratılmış olan ve yedi aşağı tabakaya bölünmüş bir azab kaynağıdır.Kâfirler burada ebedi olarak kalacaklar ve azab çekeceklerdir. Günahkâr mü’minler ise, bir müddet azap çektikten sonra bağşlanarak Cennet’e konulacaklardır. Cehennem’in bulunduğu yeri de ancak Allah Teala (cc) bilir.
7) Kevser Havuzu, Mahşer günü Yüce Allah (cc) tarafından Hz. Peygamberimiz (sav)’e ikram buyurulacak olan gayet büyük bir havuzdur. Bunun çok tatlı ve berrak suyundan mü’minler içecektir. Mahşerin dehşetinden ileri gelen hararetlerini söndüreceklerdir.
8) Şefaat, ahiret günü bir kısım mü’minlerin bağışlanmaları ve bazı itaatli müminlerin de yüksek derecelere ermeleri için Peygamberimiz (sav)’in ve diğer bazı büyük zâtların Yüce Allah (cc)’tan dilek ve yalvarıştabulunmalarıdır.
Ahirette, bütün insanlara ait hesaba çekilme işinin bir an önce yapılması için en büyük şefaatta bulunacak kimse, Hz. Peygamber Efendimiz (sav)’dir. O’nun bu şefaatma “Şefaat-ı Uzma=En büyük şefaat” denir. Peygamberimiz (sav)’in sahip olduğu Cennet’teki yüksek makamına da “Makam-ı Mahmud= Övülen makam” denir.
Bütün bu anlatılanların aslını ve özünü ayrıntıları ile bilmek ancak Allah Teala (cc)’ya mahsustur. Ahiretle ilgili olayların var olduğunu kabullenmek, Yüce Allah (cc)’m kudret ve azametini düşünüp sezebilenler için asla uzak ve imkânsız görülemez,
“Allah, her şeye gücü yetendir.” (Kehf, 18/45)