Âhiret İnancının İnsan İçin Önemi

By | 15 Nisan 2015

ahiret-inancinin-insan-icin-onemiKur’ân; tevhid, nübüvvet ve âhiret olmak üzere tebliğinin temelini oluşturan üç esasından biri olan âhirete imanı, Allah’a imanla birlikte zikretmiştir. Onun pek çok âyette bu iki iman esasını birlikte zikretmesi, Allah’a imanın âhiret gününe iman üzerine kurulu olup onunla tamamlandığını göstermektedir.

Âhirete iman, Allah’a imanla birlikte Tevhid inanç sisteminin temelini oluşturmaktadır. Şöyle ki, bu iki inanç unsuru birlikte olduklarında bir değer ifade etmektedir; âhiret inancı devre dışı bırakıldığında Allah’a iman da anlamını yitirmektedir. Bu itibarla Kur’ân’da âhireti inkâr etme. Allah’ı inkâr olarak değerlendirilmiştir.

Kur’ân’da neredeyse her sûrede âhiretten söz edilmekte ve çeşitli vesilelerle bu hayata atıfta bulunulmaktadır.
Ölüm ötesi hayata bu denli önem verilmesinin sebebi, onur. Kur’ân’ın temel ilke ve ana hedeflerini pekiştirmeğe yönelik en güçlü âmil olmasıdır. Zira insan hayatına farklı bir boyut kazandıran diriliş inancı, ona hiçbir şeyin veremeyeceği bir anlam ve ciddiyet vermektedir. Denebilir ki, insanı insan kılan ve onun ahlâkî bir varlık oluşunu pekiştiren, onun ölüm ötesiyle ilgili böyle bir metafizik gerilim içinde olmasıdır.

Uhrevî hayat gerçeği, dünyadaki bütün oluşlara yansımış var oluşun, en gerçekçi ve en derin boyutunu teşkil eder. Bu inanç kadar insan ruhunu yücelten, hayatı tanzim eden, beşeri lâyık olduğu mertebeye yükselten başka bir inanç yoktur.

Getirdiği âhiret inancıyla helâl-haram, güzel- çirkin bilumum dünya hayatının her sahasını değerlendirmiş olan Kur’ân, olumlu-olumsuz insan davranışlarının arkasında âhiret inancının rolünü açıkça işler.

Âhiret akidesinin beşerin huzur ve saadetini temin bakımından ifade ettiği önem her türlü izahın üstünde bir değere sahiptir.