Âhiret İnancının İnsan İçin Önemi – 5

By | 15 Nisan 2015

ahiret-inancinin-insan-icin-onemi-5e- İnsan tabiatı şehevî lezzetlere ve bedenî arzulara meyillidir. Bunlar insanın mahiyetine birçok hikmetler için konulmuştur. Neslin devamı, hayatın idamesi yeryüzünün imarı vs. Ve helal dairesi geniştir, keyfe kâfi gelir. İnsan, helâl dairede her ihtiyacını, zevkini tatmin edebilir. Harama girmeye hiç lüzum yoktur. Ne var ki insandaki bu duygular yanlış mecralarda kullanılabilir, böylelikle de insanı haram yollara sürükleyerek hem dünyada hem de âhirette mahvedebilir. İşte insanı böylesine büyük bir tehlikeden ancak hesap korkusu ve ceza endişesi alıkoyabilir. Buna, ‘Kanunların icrası ve elde bulunan nimetlerin gitme endişesi kifayet eder.’ denemez. Çünkü kanunların hükmü bazen infaz edilmeyebiliyor, edilse de nihaî bir çare olamıyor. Ayrıca nimetin elden gitmesi de böyle bir hesap korkusuna denk olamaz. Zira bazen zora düşen kimseler, kurtuluşu kendilerini öldürmekte buluyor ve nimetin elden çıkmasına aldırmıyorlar. Öyleyse, insanı, kendisini bekleyen zararlardan sakındıracak ve alıkoyacak caydırıcı bir kuvvetin olması şarttır, iyilik ve kötülük yolunu sadece tercih etmek kâfî değildir. İnsanı bu noktada iyiye yöneltip, kötülükten uzaklaştırmaya yetecek bir tercih ettirici unsurun bulunması şarttır. Bu tercih ettirici kuvvet ise âhiret inancından başkası olamaz.